Özellikle Avrupa Yakası ve Kırmızı Oda dizileri ile isminden sıkça kelam ettiren başarılı oyuncu Binnur Kaya, şimdilerde Hoş Günler dizisi ile seyirciyle buluşuyor. Pekala, Türkiye’nin sevilen oyuncuları içinde yer alan Binnur Kaya’yı daha yakından tanımaya ne dersiniz? Gelin; başarılı oyuncunun rol aldığı üretimleri, mesleğini ve hakkında bilinmeyen bilgileri ele alalım.
Mezun olduktan daha sonra tiyatro oyuncusu olarak çalışmaya başlamış.
19 Nisan 1972 tarihinde Ankara’da dünyaya gelen Binnur Kaya, 1995 yılında Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Tiyatro Kısmı’ndan mezun oldu. daha sonrasında İstanbul’a taşındı ve tiyatro oyuncusu olarak sahne almaya başladı. Sevilen oyuncuyu ekranlarda birinci vakit içinderda Hülya Avşar Show’da Asiye rolü ile gördük.
Meğer bir devrin meşhur dizisi Kavak Yelleri’nde de yer almış.
Çocukken ailecek ilgiyle seyrettikleri Kaynanalar dizisi ile birinci dizi deneyimini yaşayan sevilen oyuncu, fazlaca sayıda dizi ve sinemada yer aldı. Bu dizi ve sinemalar içinde Bir Demet Tiyatro, Dış Kapının Mandalları, Yeni Hayat, Yabancı Damat, Babam ve Oğlum, Keyifli Aile Defteri ve Cinayet Süsü üzere başarılı üretimler var. Avrupa Yakası, Türk Malı ve Kırmızı Oda üzere periyodunun en tanınan üretimlerinde da rol üstüne alan Binnur Kaya; bir vakit içinderın meşhur dizisi Kavak Yelleri’nde de konuk oyuncu olarak yer aldı. Şu sıralar ise Hoş Günler dizisinde başrolü üstleniyor.
bu biçimde bir oyunculuk performansının ödül almaması olanaksız doğal.
Avrupa Yakası dizisinde canlandırdığı rol ile 35. Altın Kelebek Ödülleri’nde En Güzel Bayan Güldürü Oyuncu Ödülü’ne ve Yılın Bayan Oyuncu Ödülü’ne layık görüldü. Vavien ve Ortamızda Kalsın’daki oyunculuk performansı ile dört sefer En Yeterli Bayan Oyuncu Ödülü’nü kazandı. Kırmızı Oda dizisi ile Yılın Bayan Dizi Oyuncusu seçildi.
Çocukken kapıcı olmak istiyordu.
‘Çocukken kapıcı olmayı hayli isterdim. Kolunda hasır sepetleri vardı; meskenlere ekmek, süt ve gazete dağıtıyorlardı. Apartman ve bahçeyle ilgileniyorlardı. Kapıcı demek bana bakılırsa herkesle düzgün geçinen birisi demekti. Aileme ‘Biz niçin kapıcı değiliz?’ diye ağladığım vakit içinder bile olmuş.’ diyen Binnur Kaya, kelamlarına şu biçimde devam ediyor: ‘Kuzuları ve koyunları epeyce sevdiğim için çoban da olmak isterdim. Ağacın altında kaval çalmaları bana epey cezbedici gelirdi. Bir de müziği epeyce sevdiğim için operacı olmak isterdim. Yani oyunculuk haricinde her şeyi istemişim.’
Peki, oyunculuğa nasıl yönelmiş dersiniz?
Taklit konusunda bir çok başarılı olan Binnur Kaya, etrafındakileri daima güldürürmüş. Bir gün karşı komşusu ‘Binnur, sen tiyatrocu olmalısın.’ demiş. Bu sayede Ankara’da Metropol Sineması’nın açtığı amatör tiyatro imtihanlarına girmeye karar vermiş. ‘hiç bir şey bilmiyordum, Shakespeare’i bile. Doğaçlama takıldım ve kabul edildim. bu biçimdece oyunculuğa başlamış oldum. Sahnede olmak en büyük tutkum.’ diyen Binnur Kaya, komşusunun teklifiyle sahnenin vazgeçilmez isimlerinden biri olmayı başardı.
Kendisini ekranlarda görmeye hâlâ alışamamış.
Ekranların sevilen ismi Binnur Kaya, televizyonda kendisini görmeye bir türlü alışamamış. ‘Televizyonu açtığımda kendimi görmek garip geliyor. niçinse hâlâ alışamadım. Çok garip bir his ancak bir daha de yaptığım bütün işleri izlerim. Nasıl oynamışım değerlendiririm. Direktör nasıl, ışık nasıl ve senaryonun gidişatı nasıl ilerliyor diye bakarım. Yaptığım işi bir bütün olarak görmek için izlerim.’ diyor.
“Her rol benim için yeni bir serüven.”
Canlandırdığı her karakterin kendisi için özel olduğunu belirten oyuncu, ‘Hepsinde benim nefesim var. Hepsinde kendimden bir kesim taşıyorum.’ diyor. Vavien’de canlandırdığı Sevilay karakterinin ‘Ne olursun gitme.’ kelamı ise unutamadığı repliklerden biriymiş.
Utangaç biri olmaktan şikâyetçi değilmiş.
Binnur Kaya aslında epeyce utangaç biri. Utangaç olduğu hâlde nasıl oyunculuk yapabildiğini soranlara şunları söylüyor: ‘Girişkenlik bana göre değil. Rol yapmak oyunun bir kesimi. Oyun bittiğinde olağan ömrüme geri dönüyorum, orada kalmıyorum.’
Aşk kapısını çalınca açmıyormuş.
Ayrılıktan fazlaca korkan Binnur Kaya bir bağlantı yaşamak istemiyormuş. ‘Nasılsa ayrılırız.’ diye düşünüp sevgilisini terk ettiği bile olmuş. ‘Korktuğum yerde ya hiç kalamıyorum ya oraya hapsoluyorum. ömrümdeki insanlara yetebilmek için hayatıma yeni insan bile almıyorum. Yalnızlık ömrümün merkezinde olsa da yalnız kalmak istemiyorum. ömrüm endişelerimin üzerine inşa edildi.’ diyor.
Mezun olduktan daha sonra tiyatro oyuncusu olarak çalışmaya başlamış.
19 Nisan 1972 tarihinde Ankara’da dünyaya gelen Binnur Kaya, 1995 yılında Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Tiyatro Kısmı’ndan mezun oldu. daha sonrasında İstanbul’a taşındı ve tiyatro oyuncusu olarak sahne almaya başladı. Sevilen oyuncuyu ekranlarda birinci vakit içinderda Hülya Avşar Show’da Asiye rolü ile gördük.
Meğer bir devrin meşhur dizisi Kavak Yelleri’nde de yer almış.
Çocukken ailecek ilgiyle seyrettikleri Kaynanalar dizisi ile birinci dizi deneyimini yaşayan sevilen oyuncu, fazlaca sayıda dizi ve sinemada yer aldı. Bu dizi ve sinemalar içinde Bir Demet Tiyatro, Dış Kapının Mandalları, Yeni Hayat, Yabancı Damat, Babam ve Oğlum, Keyifli Aile Defteri ve Cinayet Süsü üzere başarılı üretimler var. Avrupa Yakası, Türk Malı ve Kırmızı Oda üzere periyodunun en tanınan üretimlerinde da rol üstüne alan Binnur Kaya; bir vakit içinderın meşhur dizisi Kavak Yelleri’nde de konuk oyuncu olarak yer aldı. Şu sıralar ise Hoş Günler dizisinde başrolü üstleniyor.
bu biçimde bir oyunculuk performansının ödül almaması olanaksız doğal.
Avrupa Yakası dizisinde canlandırdığı rol ile 35. Altın Kelebek Ödülleri’nde En Güzel Bayan Güldürü Oyuncu Ödülü’ne ve Yılın Bayan Oyuncu Ödülü’ne layık görüldü. Vavien ve Ortamızda Kalsın’daki oyunculuk performansı ile dört sefer En Yeterli Bayan Oyuncu Ödülü’nü kazandı. Kırmızı Oda dizisi ile Yılın Bayan Dizi Oyuncusu seçildi.
Çocukken kapıcı olmak istiyordu.
‘Çocukken kapıcı olmayı hayli isterdim. Kolunda hasır sepetleri vardı; meskenlere ekmek, süt ve gazete dağıtıyorlardı. Apartman ve bahçeyle ilgileniyorlardı. Kapıcı demek bana bakılırsa herkesle düzgün geçinen birisi demekti. Aileme ‘Biz niçin kapıcı değiliz?’ diye ağladığım vakit içinder bile olmuş.’ diyen Binnur Kaya, kelamlarına şu biçimde devam ediyor: ‘Kuzuları ve koyunları epeyce sevdiğim için çoban da olmak isterdim. Ağacın altında kaval çalmaları bana epey cezbedici gelirdi. Bir de müziği epeyce sevdiğim için operacı olmak isterdim. Yani oyunculuk haricinde her şeyi istemişim.’
Peki, oyunculuğa nasıl yönelmiş dersiniz?
Taklit konusunda bir çok başarılı olan Binnur Kaya, etrafındakileri daima güldürürmüş. Bir gün karşı komşusu ‘Binnur, sen tiyatrocu olmalısın.’ demiş. Bu sayede Ankara’da Metropol Sineması’nın açtığı amatör tiyatro imtihanlarına girmeye karar vermiş. ‘hiç bir şey bilmiyordum, Shakespeare’i bile. Doğaçlama takıldım ve kabul edildim. bu biçimdece oyunculuğa başlamış oldum. Sahnede olmak en büyük tutkum.’ diyen Binnur Kaya, komşusunun teklifiyle sahnenin vazgeçilmez isimlerinden biri olmayı başardı.
Kendisini ekranlarda görmeye hâlâ alışamamış.
Ekranların sevilen ismi Binnur Kaya, televizyonda kendisini görmeye bir türlü alışamamış. ‘Televizyonu açtığımda kendimi görmek garip geliyor. niçinse hâlâ alışamadım. Çok garip bir his ancak bir daha de yaptığım bütün işleri izlerim. Nasıl oynamışım değerlendiririm. Direktör nasıl, ışık nasıl ve senaryonun gidişatı nasıl ilerliyor diye bakarım. Yaptığım işi bir bütün olarak görmek için izlerim.’ diyor.
“Her rol benim için yeni bir serüven.”
Canlandırdığı her karakterin kendisi için özel olduğunu belirten oyuncu, ‘Hepsinde benim nefesim var. Hepsinde kendimden bir kesim taşıyorum.’ diyor. Vavien’de canlandırdığı Sevilay karakterinin ‘Ne olursun gitme.’ kelamı ise unutamadığı repliklerden biriymiş.
Utangaç biri olmaktan şikâyetçi değilmiş.
Binnur Kaya aslında epeyce utangaç biri. Utangaç olduğu hâlde nasıl oyunculuk yapabildiğini soranlara şunları söylüyor: ‘Girişkenlik bana göre değil. Rol yapmak oyunun bir kesimi. Oyun bittiğinde olağan ömrüme geri dönüyorum, orada kalmıyorum.’
Aşk kapısını çalınca açmıyormuş.
Ayrılıktan fazlaca korkan Binnur Kaya bir bağlantı yaşamak istemiyormuş. ‘Nasılsa ayrılırız.’ diye düşünüp sevgilisini terk ettiği bile olmuş. ‘Korktuğum yerde ya hiç kalamıyorum ya oraya hapsoluyorum. ömrümdeki insanlara yetebilmek için hayatıma yeni insan bile almıyorum. Yalnızlık ömrümün merkezinde olsa da yalnız kalmak istemiyorum. ömrüm endişelerimin üzerine inşa edildi.’ diyor.