ABD Deniz Kuvvetleri’nin Yeni, olağan dışı Silahı Konuşmayı Engelliyor! Şayet çoğunlukla Zoom görüşmeleri yapan biriyseniz, en can sıkıcı ve rahatsız edici olayın vakit zaman ortaya çıkan fecî yankı olduğunu bilirsiniz. Kendi sesinizin size yavaşça bir gecikmeyle çalındığını duymak o kadar rahatsız edici ki, dengeli bir biçimde konuşmayı imkansız kılıyor ve sonunda “herkes mikrofonlarını kapatabilir mi lütfen!” diye sesinizi yükseltmek zorunda kalabiliyorsunuz.
ABD Deniz Kuvvetleri, bu olgunun açıkça farkında ve görünüşe nazaran bu etkiyi, konuşmayı neredeyse imkansız kılan ve öldürücü olmayan bir silah olarak kullanmaya çalışıyor. Elde taşınan akustik seslenme ve kesinti (AHAD) sistemi ismi verilen yeni bir aygıt, konuşmayı kişinin konuşmasını uzun menzilli bir mikrofon ile kaydederek, kuvvetli hoparlörler biraz gecikmeyle geri gönderiyor. Daima konuşma döngüsü, orduda hayati bir araç olan konuşmaları sürdürmeyi yahut bildirileri aktarmayı son derece zorlaştırıyor.
Bunu daha da yıkıcı hale getirmek için, mucitler, bireyleri maksat alarak her insanın kendi kendine konuşmasına sebep olacak, sesi tam olarak küçük bir alana iletebilen istikametli bir hoparlör kullanmayı öneriyor. Bu cins sonlandırılmış bir sistem kullanıldığında, etraftaki beşerler, öteki kişinin amaç alındığını bilemezdi. her insanın vahim bir internete sahip olduğu ve mikrofonlarının açık olduğu bir çevrimiçi görüşmede dengeli bir konuşma yapmaya çalıştığınızı hayal edin – gerçek bir kabus…
Donanmanın bu teknolojiyi niye bu kadar ağır bir biçimde araştırdığı ve neredeyse üç yıl harcadığı konusuna gelince, bu bir sır olarak kalıyor.
Teknoloji, gecikmeli işitsel geri bildirim (DAF) unsuruna dayanıyor. Kimi bireyler kekemeliğe niye olan değişmiş işitsel sistemlere sahip olduklarından dolayı, kendi seslerinden oluşan bir döngüyü dinlemeleri yardımcı olabiliyor. Bu özelliği ile DAF, daha evvel kekeleyen insanlara yardım etmek için kullanılan bir sistem. Lakin, kekeme olmayan birden fazla insan için bu döngü çok derecede rahatsız edici olabiliyor. Tesirlere direnebilen ve konuşmaya devam edebilen, bilhassa süratli konuşan yahut topluluk önünde konuşma konusunda eğitimli olan bir küme insan var üzere görünüyor, bu niçinle silah kimi bireylerin konuşmasını büsbütün durdurabilirken, öbürleri nispeten etkilenmeyebilir.
New Scientist’in bilişsel sinirbilimci Sophie Scott ile yaptığı bir röportaja bakılırsa, gecikmeli geri bildirim kendi sesimizi denetim etme yeteneğimizi engelliyor. Kimi bireyler kekelemeye başlayabilir, kimileri konuşmayı büsbütün bırakabilir, oburlarının ise konuşmalarını çarpıtmaya başlar. Tehlikeli bir noktadaki bir irtibat nazaranvlisi yahut hatta tercüman olarak vazife alan şahıslar için bu son derece sıkıntılı olabilir.
ABD Deniz Kuvvetleri, bu olgunun açıkça farkında ve görünüşe nazaran bu etkiyi, konuşmayı neredeyse imkansız kılan ve öldürücü olmayan bir silah olarak kullanmaya çalışıyor. Elde taşınan akustik seslenme ve kesinti (AHAD) sistemi ismi verilen yeni bir aygıt, konuşmayı kişinin konuşmasını uzun menzilli bir mikrofon ile kaydederek, kuvvetli hoparlörler biraz gecikmeyle geri gönderiyor. Daima konuşma döngüsü, orduda hayati bir araç olan konuşmaları sürdürmeyi yahut bildirileri aktarmayı son derece zorlaştırıyor.
Bunu daha da yıkıcı hale getirmek için, mucitler, bireyleri maksat alarak her insanın kendi kendine konuşmasına sebep olacak, sesi tam olarak küçük bir alana iletebilen istikametli bir hoparlör kullanmayı öneriyor. Bu cins sonlandırılmış bir sistem kullanıldığında, etraftaki beşerler, öteki kişinin amaç alındığını bilemezdi. her insanın vahim bir internete sahip olduğu ve mikrofonlarının açık olduğu bir çevrimiçi görüşmede dengeli bir konuşma yapmaya çalıştığınızı hayal edin – gerçek bir kabus…
Donanmanın bu teknolojiyi niye bu kadar ağır bir biçimde araştırdığı ve neredeyse üç yıl harcadığı konusuna gelince, bu bir sır olarak kalıyor.
Teknoloji, gecikmeli işitsel geri bildirim (DAF) unsuruna dayanıyor. Kimi bireyler kekemeliğe niye olan değişmiş işitsel sistemlere sahip olduklarından dolayı, kendi seslerinden oluşan bir döngüyü dinlemeleri yardımcı olabiliyor. Bu özelliği ile DAF, daha evvel kekeleyen insanlara yardım etmek için kullanılan bir sistem. Lakin, kekeme olmayan birden fazla insan için bu döngü çok derecede rahatsız edici olabiliyor. Tesirlere direnebilen ve konuşmaya devam edebilen, bilhassa süratli konuşan yahut topluluk önünde konuşma konusunda eğitimli olan bir küme insan var üzere görünüyor, bu niçinle silah kimi bireylerin konuşmasını büsbütün durdurabilirken, öbürleri nispeten etkilenmeyebilir.
New Scientist’in bilişsel sinirbilimci Sophie Scott ile yaptığı bir röportaja bakılırsa, gecikmeli geri bildirim kendi sesimizi denetim etme yeteneğimizi engelliyor. Kimi bireyler kekelemeye başlayabilir, kimileri konuşmayı büsbütün bırakabilir, oburlarının ise konuşmalarını çarpıtmaya başlar. Tehlikeli bir noktadaki bir irtibat nazaranvlisi yahut hatta tercüman olarak vazife alan şahıslar için bu son derece sıkıntılı olabilir.