”Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyetlerini destekliyoruz” Şahbazov, 4. Türkiye Güç ve Doğal Kaynaklar Zivesi’ne görüntü konferans tekniğiyle katılarak konuşma yaptı.
Bu yılki doruğun “Türkiye’nin enerjisi” başlığı ile düzenlendiğini hatırlatan ve bunun manalı olduğunu vurgulayan Şahbazov, “Çünkü Türkiye’nin gücü büyük bir coğrafyayı aydınlatmakta, güvenlik, istikrar, barış, gelişme ve kalkınma temin etmektedir.” sözünü kullandı.
Şahbazov, salgın çalkantısı ile karşı karşıya kalan güç bölümünde değişiklikler yaşandığını, dünya ülkelerinin maliyetsiz ve yenilenebilir güç kaynaklarına yöneldiğini belirterek, “Pandemi daha sonrasındaki periyotta güç bölümünde yeni yaklaşımlar gerekiyor. Burada da Türkiye’nin vizyonu bölge için stratejik değer kazanmaktadır.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in, “Türkiye’nin iştiraki olmadan bölgede rastgele bir husus çözülemez.” kelamlarını hatırlatan Şahbazov, şöyleki devam etti:
“Bu gerçek, her alanda olduğu üzere güç alanında da dorukta olan Azerbaycan-Türkiye münasebetlerinin temelini oluşturmaktadır. Bağımsız güç siyasetimiz Türkiye ile ortak yürütülmektedir. Türkiye ile sarsılmaz birlik ve kardeşliğimizin gücü, Bakü-Tiflis-Ceyhan, Bakü-Tiflis-Erzurum, ana bileşenleri TANAP ve TAP olan Güney Gaz Koridoru üzere global projeler kazandırdı. Ortak siyasi irade eseri olan bu projeler, Azerbaycan, Türkiye ve öbür ülkelerin güç güvenliğini sağlamakta, büyük ölçekli kalkınma ve iş birliğine katkı sağlamaktadır.
Bakü-Tiflis-Ceyhan boru çizgisi ile bugüne kadar 437 milyon tondan fazla Azerbaycan petrolü Türkiye ve dünya pazarlarına taşındı. Boru sınırlarıyla bugüne kadar Şahdeniz alanından Türkiye’ye 81,7 milyar metreküp doğal gaz iletildi. hem de bu projeler yardımıyla Orta Asya’daki ortaklarımızın güç kaynaklarının bir kısmı Azerbaycan ve Türkiye üzerinden dünya pazarlarına taşınmaktadır.”
İki ülke içindeki güç iş birliğinin daima hale geldiğini vurgulayan Şahbazov, “Azerbaycan ve Türkiye’nin dünya güç haritasına kazandırdığı en büyük proje, TANAP ve TAP üzere boru çizgilerinden oluşan Güney Gaz Koridoru’dur. Temmuz 2018’den bu yana TANAP üzerinden Türkiye’ye 10,6 milyar metreküp doğal gaz taşınmıştır. Bu yılın birinci 5 ayında Türkiye’ye taşınan 4,1 milyar metreküp doğal gazın 2,2 milyar metreküpü TANAP tarafınca iletildi. bu vakitte TAP’la Avrupa’ya 2,3 milyar metreküp doğal gaz ihraç edildi. Yıl sonuna kadar Türkiye’ye yaklaşık 8 milyar metreküp, Avrupa’ya ise 6 milyar metreküpten çok doğal gaz ihraç edilmesi bekleniyor.” dedi.
Şahbazov, gündemlerindeki konulardan birinin Türkiye’den Nahçıvan’a doğal gaz tedarikinin sağlanması olduğunu bildirerek, geçen yıl aralık ayında imzalanan muahedeye bakılırsa Iğdır’dan Nahçıvan’a yılda 500 milyon metreküp, günde 1,5 milyon metreküp doğal gaz taşıma kapasiteli boru çizgisinin yapılacağını belirtti.
Azerbaycan’ın Türkiye’deki yatırımı olan Star rafinerisinin değerinden bahseden Şahbazov, Azerbaycan’ın Türkiye’deki yatırımının 18,3 milyar dolara, Türkiye’nin Azerbaycan’daki yatırımının ise 13 milyar dolara yükseldiğini söz etti.
“TÜRKİYE, TECRÜBESİNİ AZERBAYCAN’LA PAYLAŞIYOR”
Şahbazov, güç alanında Türkiye’nin sağladığı dayanaklardan bahsederek şunları söylemiş oldu:
“Türkiye, elektrik piyasasının liberalleştirilmesi ve yenilenebilir gücün geliştirilmesi konusundaki güçlü tecrübesini bizimle paylaşıyor. Bilhassa, Azerbaycan’ın 2030 yılına kadar pak bir etraf elde etmeyi ve ‘yeşil büyüme’ ülkesi olmayı, ülkenin sosyoekonomik kalkınması için ulusal evvelarinden biri olarak kabul etmesi, iş birliğimizde yeni bir sayfa açmaktadır. Yeşil güç alanında tarih yazmanın vaktinin geldiğini düşünüyorum.
Azerbaycan’ın 44 günlük Vatan Savaşı’ndaki tarihi zaferi kararında bölgede oluşan yeni durum bunu gerekli kılıyor. Türkiye, jeopolitik gücü ve tesiri ile Azerbaycan ile bir arada bölgede yeni bir realitenin oluşmasında fazlaca kıymetli rol oynadı. Bu tarihi zaferden daha sonra bölgemiz yeni periyoda girdi. Bu, fazlaca taraflı kalkınma için yeni bir başlangıç olarak isimlendirilebilir. Yeni fazlaca taraflı iş birliği platformunun oluşturulması da bundan önceliktir. Bu platformun ana itici güçleri Azerbaycan ve Türkiye’dir.”
İşgalden kurtarılan bölgelerin “yeşil enerji” bölgesi ilan edildiğini hatırlatan Şahbazov, “Karabağ’ı ‘yeşil enerji’ bölgesine dönüştürme sürecinde Türk şirketleriyle iş birliğimizin cazip olabileceğini, hem de dayanışmamızın da bir simgesi olabileceğini düşünüyorum.” diye konuştu.
Türkiye ve Azerbaycan’ın bölgesel iş birliği sürecinde etkin ve kilit aktörler olduğunu vurgulayan Şahbazov, “Türkiye, Karadeniz’de güçlü doğal gaz rezervlerinin keşfiyle kuvvetli bir güç devleti haline geliyor. Türkiye’nin güç gücünü artıracak bu adımları memnuniyetle karşılıyoruz. hem de, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyetlerini de açık bir biçimde destekliyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
KAYNAK: AA
Bu yılki doruğun “Türkiye’nin enerjisi” başlığı ile düzenlendiğini hatırlatan ve bunun manalı olduğunu vurgulayan Şahbazov, “Çünkü Türkiye’nin gücü büyük bir coğrafyayı aydınlatmakta, güvenlik, istikrar, barış, gelişme ve kalkınma temin etmektedir.” sözünü kullandı.
Şahbazov, salgın çalkantısı ile karşı karşıya kalan güç bölümünde değişiklikler yaşandığını, dünya ülkelerinin maliyetsiz ve yenilenebilir güç kaynaklarına yöneldiğini belirterek, “Pandemi daha sonrasındaki periyotta güç bölümünde yeni yaklaşımlar gerekiyor. Burada da Türkiye’nin vizyonu bölge için stratejik değer kazanmaktadır.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in, “Türkiye’nin iştiraki olmadan bölgede rastgele bir husus çözülemez.” kelamlarını hatırlatan Şahbazov, şöyleki devam etti:
“Bu gerçek, her alanda olduğu üzere güç alanında da dorukta olan Azerbaycan-Türkiye münasebetlerinin temelini oluşturmaktadır. Bağımsız güç siyasetimiz Türkiye ile ortak yürütülmektedir. Türkiye ile sarsılmaz birlik ve kardeşliğimizin gücü, Bakü-Tiflis-Ceyhan, Bakü-Tiflis-Erzurum, ana bileşenleri TANAP ve TAP olan Güney Gaz Koridoru üzere global projeler kazandırdı. Ortak siyasi irade eseri olan bu projeler, Azerbaycan, Türkiye ve öbür ülkelerin güç güvenliğini sağlamakta, büyük ölçekli kalkınma ve iş birliğine katkı sağlamaktadır.
Bakü-Tiflis-Ceyhan boru çizgisi ile bugüne kadar 437 milyon tondan fazla Azerbaycan petrolü Türkiye ve dünya pazarlarına taşındı. Boru sınırlarıyla bugüne kadar Şahdeniz alanından Türkiye’ye 81,7 milyar metreküp doğal gaz iletildi. hem de bu projeler yardımıyla Orta Asya’daki ortaklarımızın güç kaynaklarının bir kısmı Azerbaycan ve Türkiye üzerinden dünya pazarlarına taşınmaktadır.”
İki ülke içindeki güç iş birliğinin daima hale geldiğini vurgulayan Şahbazov, “Azerbaycan ve Türkiye’nin dünya güç haritasına kazandırdığı en büyük proje, TANAP ve TAP üzere boru çizgilerinden oluşan Güney Gaz Koridoru’dur. Temmuz 2018’den bu yana TANAP üzerinden Türkiye’ye 10,6 milyar metreküp doğal gaz taşınmıştır. Bu yılın birinci 5 ayında Türkiye’ye taşınan 4,1 milyar metreküp doğal gazın 2,2 milyar metreküpü TANAP tarafınca iletildi. bu vakitte TAP’la Avrupa’ya 2,3 milyar metreküp doğal gaz ihraç edildi. Yıl sonuna kadar Türkiye’ye yaklaşık 8 milyar metreküp, Avrupa’ya ise 6 milyar metreküpten çok doğal gaz ihraç edilmesi bekleniyor.” dedi.
Şahbazov, gündemlerindeki konulardan birinin Türkiye’den Nahçıvan’a doğal gaz tedarikinin sağlanması olduğunu bildirerek, geçen yıl aralık ayında imzalanan muahedeye bakılırsa Iğdır’dan Nahçıvan’a yılda 500 milyon metreküp, günde 1,5 milyon metreküp doğal gaz taşıma kapasiteli boru çizgisinin yapılacağını belirtti.
Azerbaycan’ın Türkiye’deki yatırımı olan Star rafinerisinin değerinden bahseden Şahbazov, Azerbaycan’ın Türkiye’deki yatırımının 18,3 milyar dolara, Türkiye’nin Azerbaycan’daki yatırımının ise 13 milyar dolara yükseldiğini söz etti.
“TÜRKİYE, TECRÜBESİNİ AZERBAYCAN’LA PAYLAŞIYOR”
Şahbazov, güç alanında Türkiye’nin sağladığı dayanaklardan bahsederek şunları söylemiş oldu:
“Türkiye, elektrik piyasasının liberalleştirilmesi ve yenilenebilir gücün geliştirilmesi konusundaki güçlü tecrübesini bizimle paylaşıyor. Bilhassa, Azerbaycan’ın 2030 yılına kadar pak bir etraf elde etmeyi ve ‘yeşil büyüme’ ülkesi olmayı, ülkenin sosyoekonomik kalkınması için ulusal evvelarinden biri olarak kabul etmesi, iş birliğimizde yeni bir sayfa açmaktadır. Yeşil güç alanında tarih yazmanın vaktinin geldiğini düşünüyorum.
Azerbaycan’ın 44 günlük Vatan Savaşı’ndaki tarihi zaferi kararında bölgede oluşan yeni durum bunu gerekli kılıyor. Türkiye, jeopolitik gücü ve tesiri ile Azerbaycan ile bir arada bölgede yeni bir realitenin oluşmasında fazlaca kıymetli rol oynadı. Bu tarihi zaferden daha sonra bölgemiz yeni periyoda girdi. Bu, fazlaca taraflı kalkınma için yeni bir başlangıç olarak isimlendirilebilir. Yeni fazlaca taraflı iş birliği platformunun oluşturulması da bundan önceliktir. Bu platformun ana itici güçleri Azerbaycan ve Türkiye’dir.”
İşgalden kurtarılan bölgelerin “yeşil enerji” bölgesi ilan edildiğini hatırlatan Şahbazov, “Karabağ’ı ‘yeşil enerji’ bölgesine dönüştürme sürecinde Türk şirketleriyle iş birliğimizin cazip olabileceğini, hem de dayanışmamızın da bir simgesi olabileceğini düşünüyorum.” diye konuştu.
Türkiye ve Azerbaycan’ın bölgesel iş birliği sürecinde etkin ve kilit aktörler olduğunu vurgulayan Şahbazov, “Türkiye, Karadeniz’de güçlü doğal gaz rezervlerinin keşfiyle kuvvetli bir güç devleti haline geliyor. Türkiye’nin güç gücünü artıracak bu adımları memnuniyetle karşılıyoruz. hem de, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyetlerini de açık bir biçimde destekliyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
KAYNAK: AA