Trendyol: Enflasyonla gayrette e-ticaret firmaları büyük bir araç ANKARA- Türkiye’nin önde gelen online alışveriş sitelerinden Trendyol temsilcileri, Ankara’da gazetecilerle bir ortaya geldi. Trendyol Kümesi Lideri Çağlayan Çetin’in iştirakiyle gerçekleşen görüşmede Trendyol’un yeni yatırım planları ve e-ihracat maksatlarının yol haritası anlatıldı.
Dünyanın en bedelli birinci 10 şirketi içinde yer alan Çin’in online alışveriş devi Alibaba, Trendyol’daki pay oranını nisan 2021’de yüzde 86,5’e çıkardı. Şirketin üst idaresinin ve 3 bin çalışanının Türkiye’den olduğunu belirten Çağlayan Çetin’e bakılırsa şirket “Türk şirketi.” Trendyol satıcılarının yüzde 98’inin yerli şirketler ve Trendyol’da satılan mamüllerin yüzde 72’sinin yerli imalattan oluştuğunu, firma bünyesindeki satıcı sayısının 230 bine ulaştığını ve bu sayının her geçen gün arttığını anlatan Çetin, “Hedefimiz Avrupa ve Orta Doğu’da en büyük e- ticaret ve teknoloji şirketi olmak. Yavaş yavaş amacımıza yaklaşıyoruz. Avrupa’daki şirketler içinde birinci beş sıradayız. Hem Türkiye’de birebir vakitte milletlerarası alanda yapacak epeyce şey var” dedi.
‘5 YILDA 5 MİLYAR DOLARLIK YATIRIM YAPILACAK’
Trendyol Kümesi Lideri Çağlayan Çetin
Türkiye’nin iktisat siyasetinde ihracatın fazlaca kıymetli bir yeri olduğunu, ihracatın dünyada da her geçen gün süratle dijitalleştiğini belirten Çetin’e nazaran tüketiciler dünyanın her yerinden eser almak, üreticiler de dünyanın her yanına mamüllerini satmak emelini taşıyor. Trendyol olarak Türkiye’nin yanı sıra Avrupa ve Ortadoğu’daki pazarlarda da yatırımlar yapacaklarını belirten Çetin, “Biz nasıl Hakkari’deki eserleri İstanbul’a İzmir’e taşıyabiliyorsak bundan daha sonraki gayemiz eserleri Berlin’e Riyad’a götürebilmek. Bu potansiyelimiz de var” diye konuştu.
Yurt dışı siparişlerde Türk Hava Yolları, PTT Kargo ve milletlerarası büyük kargo şirketleriyle işbirliği yaptıklarını belirten Çetin, amacı, Orta Avrupa’da mamüllerin kullanıcılara direkt ulaştırılacağı bir ayrıştırma (depolama) merkezi kurmak olarak deklare etti. Avrupa ve Orta Doğu’da 500 milyonluk yeni bir pazarın Türkiyeli üreticiler için olduğunu, bu ayrıştırma (depolama) merkeziyle Türkiye’deki üreticileri direkt 500 milyon müşteriyle buluşturmayı hedeflediklerini belirten Çetin, beş yıl boyunca hem yurt içi hem yurt dışına 5 milyar dolarlık bir yatırım planladıklarını, bunun yüzde ellisinin Türkiye’ye yüzde ellisinin de yurt dışına olacağını söylemiş oldu ve şunları kaydetti:
“Trendyol önemli bir konsalidatör adayı bu bölgede. Şu anda bile bize İngiltere’den, Orta Doğu’dan, Doğu Avrupa’dan şirketler gelip, ‘Bizi satın alın. Bizi sizin sistemin içerisine koyun. Teknolojinizi bize getirin’ diyorlar. Bunları da kıymetlendiriyoruz. Yatırımların bir kısmını sıfırdan başlayarak yapacağız. Ancak iki yıl içerisinde önemli büyük alımlar da yapacağımızı nazaranceğiz. Avrupa’da da Orta Doğu’da da ‘Trendyol’ ismiyle çalışmalarımızı yürüteceğiz. Birinci evrede Avrupa’nın göbeğinde olmak istiyoruz. Direkt lokasyon ticari bir sırrımız lakin Orta Avrupa’da büyük bir depo yatırımımız olacak. “
‘İSTİYORUZ Kİ 2 MİLYON SATICININ HEPSİ E-TİCARET YAPABİLSİN’
Pandemiyle birlikte e-ticaret dalında sıçrama olduğunu belirten Trendyol Kümesi Lideri Çetin’e bakılırsa bu vakitte beşerler sokağa çıkamadı, bölüm büyük bir toplumsal sorumluluk taşıdı ve bu da cirolarına olumlu yansıdı. Gelecek devir Türkiye’deki e-ticaretin büyüme suratını nasıl değerlendirdiği sorusu yöneltilen Çetin, Türkiye Odalar Birliği’ni ziyaret ettiklerini, 2 milyon üyenin olduğunu öğrendiklerini belirterek şunları kaydetti:
“Bizde 2 milyon satıcı yok. Biz istiyoruz ki 2 milyon satıcının hepsi e-ticaret yapabilsin, hepsi mamüllerini dünyanın her yerine satabilsin. Baktığınızda toplam online ticaretin toplam ticaret içerisindeki pazar hissesi hala düşük. Pazarın büyüme potansiyeli var. Burada Trendyol’un büyümesinden bahsetmiyoruz. Artık 230 bin olan satıcı sayısının iki yıl daha sonra 500 bine ulaşıp cirolarının büyümesinden bahsediyoruz. Onlar büyümeden biz büyüyemeyiz. Bütün ekosistem büyürse Trendyol, rakiplerimiz, kesim büyür. Türkiye’de bu sisteme girmemiş fazlaca satıcımız var. Bunları da olabildiğince eğitmeyi amaçlıyoruz ve dijitalleşme eğitimleri veriyoruz. Potansiyel var. Yeni satıcıların buraya katılması, online büyümesi pek kıymetli.”
‘TÜRKİYE REKABETÇİLİĞİNİ KAYBETMEYECEK’
Çetin’e, “Yüksek enflasyon ve döviz kuruna karşı yeni adımlar atıldı. Son devirdeki ekonomik gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz? 2023’teki 1 milyar dolarlık e-ticaret gayesini Türkiye’de yaşanan gelişmeler nasıl etkiledi?” sorusu da yöneltildi. Türkiye’nin ihracat potansiyelinin, üretilen mamüllerin kalite, çeşitlilik ve fiyat rekabetinden oluştuğunu, gayelerine bu çerçeveden baktıklarını, Türkiye’de üretilen mamüllerin Avrupa’daki ve Orta Doğu’daki müşterilere hitap ettiğini söz eden Çetin, “Bir milyar dolarlık gaye konusunda kendimizi epeyce rahat hissediyoruz. Bu sayının üzerine de çıkabileceğimizi düşünüyoruz. Türkiye bu rekabetçiliğini bence kaybetmeyecek zira eser kalitelerimiz çok yüksek. Türkiye’nin ihracat modeli değerli ve bunda devam edilmesi gerekiyor. Türkiye’nin potansiyeli var ve biz de yatırımımızı yapacağız. Teknoloji, pazarlama, tüketiciye ulaşma üzere kaslarımızı geliştirip ihracat köprüsünü kurmada büyük bir rolümüz olduğunu düşünüyoruz” dedi.
“Kurlarda olağanüstü bir artış oldu. Bu artışla birlikte Bulgaristan’dan öbür yerlerden beşerler sonlara akın ettiler. Misal bir akını e-ticarette gördünüz mü? Bundan daha sonraki devirde bu biçimde gitmesi sizi cesaretlendiren bir öge mu?” sorusuna ise Çetin şu sözlerle cevap verdi: “Kurun bu noktaya gelmesi, Türk mamüllerinin potansiyel olarak yabancılara baktığınızda daha ucuz gelmesi değerli bir faktör mü kıymetli bir faktör. Zira tüketici iki bahse bakıyor, fiyat ve kalite. Kur buraya gelmedilk evvel de epey rekabetçi tutarlarımız vardı. Satışlarımızın artması için kurun bu noktaya gelmesi gerekli diyemeyiz. aslına bakarsan Türk mamüllerinin fazlaca rekabetçi olduğunu düşünüyorum.”
‘2024-2025’TE HALKA ARZ GERÇEKLEŞECEK’
Trendyol’un Türkiye’deki 96 farklı üniversiteden mezun olmuş yazılımcıları istihdam ettiğini, direkt ve dolaylı olarak 1,1 milyon kişilik istihdam katkısı yaptıklarını, bu sayının 2023 yılında 2,4 milyon şahsa ulaşacağını öngördüklerini belirten Çetin’e nazaran Türkiye’nin insan gücü ve beyin gücünün Trendyol üzere şirketlerde tutulması gerekiyor. Güçlerinin teknolojik alt yapılarından geldiğini belirten Çetin, “Biz satın almak için Avrupa’da epey sayıda şirketi inceliyoruz. Biz teknoloji manasında o kadar ilerdeyiz ki onları beğenmiyoruz. Türkiye’nin potansiyeli hayli fazla ve beyin gücünü Türkiye’de tutmamız gerekiyor” dedi.
Trendyol’un bir öteki gündemi de şirketin halka arz edilip edilmeyeceği. Mevcut tabloda cirolarının yüzde 5’inin ihracattan oluştuğunu belirten Çetin’e nazaran bu oranı yüzde 30’lara çıkarabilirlerse, yani gelirlerinin 3’te 1’ini ihracattan elde edebilirlerse halka arz gerçekleşecek:
“Kendimize e-ihracatı büyük bir maksat olarak koyduk. Halka arzdan evvel 3’te 1 ciromuzun yurt haricinden, ihracattan geldiğini görmek istiyoruz. Bu noktaya geldiğimizde tahminen de Avrupa’nın en büyük e-ticaret firması olacağız. O noktada halka arzımızı yapabileceğimizi düşünüyoruz. Bu amaçlarımıza 2024-2025’te yapabiliriz. Birtakım arkadaşlarımız Türkiye’nin 100’üncü yılında 2023’te yapalım diyorlar. Ona da çalışacağız, yapabiliriz. Ancak en geç 2024-2025’te halka arzı yapacağız. “
‘E-TİCARET FİRMALARI ENFLASYONLA GAYRETTE BÜYÜK BİR ARAÇ’
Rekabet Konseyi, Trendyol hakkında pazaryerinde satış yapan satıcılar içinde ayrımcılık yaptığı nedeni öne sürülerek süreksiz önlem sonucu almıştı. Trendyol’un algoritmasının nasıl belirlendiği ve Rekabet Kurulu’nun sonucunı nasıl kıymetlendirdikleri soruları da Çetin’e yöneltildi.
Trendyol’un kuruluşunda yüzde yüz kendi eserini satan bir şirket olduğunu, bu oranın bugün yüzde 4’e gerilediğini belirten Çetin, “Bu oran daha da küçülüyor. İş planlarımızda gelecekte kendi eserlerimizin hissesi yüzde 2. Rekabet Kurulu’nun hassasiyetini anlıyoruz, soruşturma da devam ediyor. Biz kendilerine elimizden geldiği kadar yardımcı oluyoruz. Algoritmada fiyat ve kaliteye göre eserleri üstte görüyoruz. Fiyatınız ve kaliteniz rekabetçiyse bu eserler daha üstte oluyor. Birebir marka ayakkabıda daha ucuz olan daha önde oluyor” dedi ve kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Trendyol ve e-ticaret firmaları enflasyonla gayrette fazlaca büyük bir araç. Rekabetçi ortam fiyat rekabetini önemli oranda arttırıyor. Bizim kendi markamızda sattığımız yalnızca hazır giysi var. Platformumuzda bir sürü eser satılıyor. Biz algoritmalarımızı fiyat ve kaliteyi ön plana çıkararak rekabetçi bir ortam sağladığımıza inanıyoruz. Rekabet Kurumu’yla da tüm dataları paylaştık.”
Dünyanın en bedelli birinci 10 şirketi içinde yer alan Çin’in online alışveriş devi Alibaba, Trendyol’daki pay oranını nisan 2021’de yüzde 86,5’e çıkardı. Şirketin üst idaresinin ve 3 bin çalışanının Türkiye’den olduğunu belirten Çağlayan Çetin’e bakılırsa şirket “Türk şirketi.” Trendyol satıcılarının yüzde 98’inin yerli şirketler ve Trendyol’da satılan mamüllerin yüzde 72’sinin yerli imalattan oluştuğunu, firma bünyesindeki satıcı sayısının 230 bine ulaştığını ve bu sayının her geçen gün arttığını anlatan Çetin, “Hedefimiz Avrupa ve Orta Doğu’da en büyük e- ticaret ve teknoloji şirketi olmak. Yavaş yavaş amacımıza yaklaşıyoruz. Avrupa’daki şirketler içinde birinci beş sıradayız. Hem Türkiye’de birebir vakitte milletlerarası alanda yapacak epeyce şey var” dedi.
‘5 YILDA 5 MİLYAR DOLARLIK YATIRIM YAPILACAK’
Trendyol Kümesi Lideri Çağlayan Çetin
Türkiye’nin iktisat siyasetinde ihracatın fazlaca kıymetli bir yeri olduğunu, ihracatın dünyada da her geçen gün süratle dijitalleştiğini belirten Çetin’e nazaran tüketiciler dünyanın her yerinden eser almak, üreticiler de dünyanın her yanına mamüllerini satmak emelini taşıyor. Trendyol olarak Türkiye’nin yanı sıra Avrupa ve Ortadoğu’daki pazarlarda da yatırımlar yapacaklarını belirten Çetin, “Biz nasıl Hakkari’deki eserleri İstanbul’a İzmir’e taşıyabiliyorsak bundan daha sonraki gayemiz eserleri Berlin’e Riyad’a götürebilmek. Bu potansiyelimiz de var” diye konuştu.
Yurt dışı siparişlerde Türk Hava Yolları, PTT Kargo ve milletlerarası büyük kargo şirketleriyle işbirliği yaptıklarını belirten Çetin, amacı, Orta Avrupa’da mamüllerin kullanıcılara direkt ulaştırılacağı bir ayrıştırma (depolama) merkezi kurmak olarak deklare etti. Avrupa ve Orta Doğu’da 500 milyonluk yeni bir pazarın Türkiyeli üreticiler için olduğunu, bu ayrıştırma (depolama) merkeziyle Türkiye’deki üreticileri direkt 500 milyon müşteriyle buluşturmayı hedeflediklerini belirten Çetin, beş yıl boyunca hem yurt içi hem yurt dışına 5 milyar dolarlık bir yatırım planladıklarını, bunun yüzde ellisinin Türkiye’ye yüzde ellisinin de yurt dışına olacağını söylemiş oldu ve şunları kaydetti:
“Trendyol önemli bir konsalidatör adayı bu bölgede. Şu anda bile bize İngiltere’den, Orta Doğu’dan, Doğu Avrupa’dan şirketler gelip, ‘Bizi satın alın. Bizi sizin sistemin içerisine koyun. Teknolojinizi bize getirin’ diyorlar. Bunları da kıymetlendiriyoruz. Yatırımların bir kısmını sıfırdan başlayarak yapacağız. Ancak iki yıl içerisinde önemli büyük alımlar da yapacağımızı nazaranceğiz. Avrupa’da da Orta Doğu’da da ‘Trendyol’ ismiyle çalışmalarımızı yürüteceğiz. Birinci evrede Avrupa’nın göbeğinde olmak istiyoruz. Direkt lokasyon ticari bir sırrımız lakin Orta Avrupa’da büyük bir depo yatırımımız olacak. “
‘İSTİYORUZ Kİ 2 MİLYON SATICININ HEPSİ E-TİCARET YAPABİLSİN’
Pandemiyle birlikte e-ticaret dalında sıçrama olduğunu belirten Trendyol Kümesi Lideri Çetin’e bakılırsa bu vakitte beşerler sokağa çıkamadı, bölüm büyük bir toplumsal sorumluluk taşıdı ve bu da cirolarına olumlu yansıdı. Gelecek devir Türkiye’deki e-ticaretin büyüme suratını nasıl değerlendirdiği sorusu yöneltilen Çetin, Türkiye Odalar Birliği’ni ziyaret ettiklerini, 2 milyon üyenin olduğunu öğrendiklerini belirterek şunları kaydetti:
“Bizde 2 milyon satıcı yok. Biz istiyoruz ki 2 milyon satıcının hepsi e-ticaret yapabilsin, hepsi mamüllerini dünyanın her yerine satabilsin. Baktığınızda toplam online ticaretin toplam ticaret içerisindeki pazar hissesi hala düşük. Pazarın büyüme potansiyeli var. Burada Trendyol’un büyümesinden bahsetmiyoruz. Artık 230 bin olan satıcı sayısının iki yıl daha sonra 500 bine ulaşıp cirolarının büyümesinden bahsediyoruz. Onlar büyümeden biz büyüyemeyiz. Bütün ekosistem büyürse Trendyol, rakiplerimiz, kesim büyür. Türkiye’de bu sisteme girmemiş fazlaca satıcımız var. Bunları da olabildiğince eğitmeyi amaçlıyoruz ve dijitalleşme eğitimleri veriyoruz. Potansiyel var. Yeni satıcıların buraya katılması, online büyümesi pek kıymetli.”
‘TÜRKİYE REKABETÇİLİĞİNİ KAYBETMEYECEK’
Çetin’e, “Yüksek enflasyon ve döviz kuruna karşı yeni adımlar atıldı. Son devirdeki ekonomik gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz? 2023’teki 1 milyar dolarlık e-ticaret gayesini Türkiye’de yaşanan gelişmeler nasıl etkiledi?” sorusu da yöneltildi. Türkiye’nin ihracat potansiyelinin, üretilen mamüllerin kalite, çeşitlilik ve fiyat rekabetinden oluştuğunu, gayelerine bu çerçeveden baktıklarını, Türkiye’de üretilen mamüllerin Avrupa’daki ve Orta Doğu’daki müşterilere hitap ettiğini söz eden Çetin, “Bir milyar dolarlık gaye konusunda kendimizi epeyce rahat hissediyoruz. Bu sayının üzerine de çıkabileceğimizi düşünüyoruz. Türkiye bu rekabetçiliğini bence kaybetmeyecek zira eser kalitelerimiz çok yüksek. Türkiye’nin ihracat modeli değerli ve bunda devam edilmesi gerekiyor. Türkiye’nin potansiyeli var ve biz de yatırımımızı yapacağız. Teknoloji, pazarlama, tüketiciye ulaşma üzere kaslarımızı geliştirip ihracat köprüsünü kurmada büyük bir rolümüz olduğunu düşünüyoruz” dedi.
“Kurlarda olağanüstü bir artış oldu. Bu artışla birlikte Bulgaristan’dan öbür yerlerden beşerler sonlara akın ettiler. Misal bir akını e-ticarette gördünüz mü? Bundan daha sonraki devirde bu biçimde gitmesi sizi cesaretlendiren bir öge mu?” sorusuna ise Çetin şu sözlerle cevap verdi: “Kurun bu noktaya gelmesi, Türk mamüllerinin potansiyel olarak yabancılara baktığınızda daha ucuz gelmesi değerli bir faktör mü kıymetli bir faktör. Zira tüketici iki bahse bakıyor, fiyat ve kalite. Kur buraya gelmedilk evvel de epey rekabetçi tutarlarımız vardı. Satışlarımızın artması için kurun bu noktaya gelmesi gerekli diyemeyiz. aslına bakarsan Türk mamüllerinin fazlaca rekabetçi olduğunu düşünüyorum.”
‘2024-2025’TE HALKA ARZ GERÇEKLEŞECEK’
Trendyol’un Türkiye’deki 96 farklı üniversiteden mezun olmuş yazılımcıları istihdam ettiğini, direkt ve dolaylı olarak 1,1 milyon kişilik istihdam katkısı yaptıklarını, bu sayının 2023 yılında 2,4 milyon şahsa ulaşacağını öngördüklerini belirten Çetin’e nazaran Türkiye’nin insan gücü ve beyin gücünün Trendyol üzere şirketlerde tutulması gerekiyor. Güçlerinin teknolojik alt yapılarından geldiğini belirten Çetin, “Biz satın almak için Avrupa’da epey sayıda şirketi inceliyoruz. Biz teknoloji manasında o kadar ilerdeyiz ki onları beğenmiyoruz. Türkiye’nin potansiyeli hayli fazla ve beyin gücünü Türkiye’de tutmamız gerekiyor” dedi.
Trendyol’un bir öteki gündemi de şirketin halka arz edilip edilmeyeceği. Mevcut tabloda cirolarının yüzde 5’inin ihracattan oluştuğunu belirten Çetin’e nazaran bu oranı yüzde 30’lara çıkarabilirlerse, yani gelirlerinin 3’te 1’ini ihracattan elde edebilirlerse halka arz gerçekleşecek:
“Kendimize e-ihracatı büyük bir maksat olarak koyduk. Halka arzdan evvel 3’te 1 ciromuzun yurt haricinden, ihracattan geldiğini görmek istiyoruz. Bu noktaya geldiğimizde tahminen de Avrupa’nın en büyük e-ticaret firması olacağız. O noktada halka arzımızı yapabileceğimizi düşünüyoruz. Bu amaçlarımıza 2024-2025’te yapabiliriz. Birtakım arkadaşlarımız Türkiye’nin 100’üncü yılında 2023’te yapalım diyorlar. Ona da çalışacağız, yapabiliriz. Ancak en geç 2024-2025’te halka arzı yapacağız. “
‘E-TİCARET FİRMALARI ENFLASYONLA GAYRETTE BÜYÜK BİR ARAÇ’
Rekabet Konseyi, Trendyol hakkında pazaryerinde satış yapan satıcılar içinde ayrımcılık yaptığı nedeni öne sürülerek süreksiz önlem sonucu almıştı. Trendyol’un algoritmasının nasıl belirlendiği ve Rekabet Kurulu’nun sonucunı nasıl kıymetlendirdikleri soruları da Çetin’e yöneltildi.
Trendyol’un kuruluşunda yüzde yüz kendi eserini satan bir şirket olduğunu, bu oranın bugün yüzde 4’e gerilediğini belirten Çetin, “Bu oran daha da küçülüyor. İş planlarımızda gelecekte kendi eserlerimizin hissesi yüzde 2. Rekabet Kurulu’nun hassasiyetini anlıyoruz, soruşturma da devam ediyor. Biz kendilerine elimizden geldiği kadar yardımcı oluyoruz. Algoritmada fiyat ve kaliteye göre eserleri üstte görüyoruz. Fiyatınız ve kaliteniz rekabetçiyse bu eserler daha üstte oluyor. Birebir marka ayakkabıda daha ucuz olan daha önde oluyor” dedi ve kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Trendyol ve e-ticaret firmaları enflasyonla gayrette fazlaca büyük bir araç. Rekabetçi ortam fiyat rekabetini önemli oranda arttırıyor. Bizim kendi markamızda sattığımız yalnızca hazır giysi var. Platformumuzda bir sürü eser satılıyor. Biz algoritmalarımızı fiyat ve kaliteyi ön plana çıkararak rekabetçi bir ortam sağladığımıza inanıyoruz. Rekabet Kurumu’yla da tüm dataları paylaştık.”