Sonbaharda katkısız ve doğal beslenme için “Ton”la teklif Ne yazık ki güneşli günler geride kaldı. Sıcaklıkların günden güne düştüğü sonbahar, yalnızca Covid 19’un değil, her türlü gribal enfeksiyonun da mevsimi. Prof. Dr. Emine Parıltı Tozan, yetişkinlerin yanı sıra pandemide daha büyük risk kümesine giren çocuk ve gençlerin de bu mevsimde bağışıklığı güçlendiren, katkısız ve doğal eserleri tüketmeleri gerektiğini belirtiyor.
Tozan’ın bu devir için tekliflerinin başında, Omega-3 ve doğal protein kaynağı olarak katkısız ve koruyucusuz ton balığı var.
Soğuk kış günlerinin habercisi olan sonbahar, birfazlaca hastalığın da pusuda beklediği bir mevsim. Ruhsal ve fizikî olarak sarsıcı tesirler yaratabilen mevsim geçişlerinin yanı sıra havaların da yavaş yavaş soğumaya başlaması, bronşit, grip, öksürük, nezle üzere soğuk algınlıklarına davetiye çıkarıyor. Kış hastalıklarına yakalanma riskinin yüksek olduğu sonbahar günlerini hem zinde tıpkı vakitte sağlıklı geçirebilmek için yapılması gerekenlerin başında ise gerçek beslenme ve hareketli ömür biçimi geliyor. Prof Dr. Emine Parıltı Tozan’ın teklifleri bununla sonlu değil…
KENDİNİZİ KIŞA HAZIRLAYIN!
Tozan, “Sonbahar ve kış aylarının mucizesi doğal Omega-3 ve bol vitaminde gizli. Sıhhate faydalarının yanı sıra gerçek tüketildiği takdirde kilo denetimi de sağlayan renkli kış meyvelerini ve sebzelerini sofralarınızdan eksik etmeyin. Haftada ez 2 sefer ton balığı tüketimi ise bedenimizin gereksinim duyduğu Omega–3, kalsiyum, magnezyum, potasyum, protein ve minerali doğal kaynaktan almak için en lezzetli metot. İçeriğindeki yağ asitleriyle hücrelerde yağ deposu oluşumunu önleyerek kilo alımını da azaltan bu besinler, tok tutucu özelliğiyle diyet öğünlerinin de vazgeçilmezleri içinde yer alıyor” diyor.
BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİZE DOST BESİNLER TERCİH EDİN
Sonbaharda da Akdeniz tipi beslenme halinin sürdürülmesi gerektiğine dikkat çeken Tozan, “Mevsim değişikliklerinde sık rastlanabilen hastalıklara karşı gözetici birer kalkan olan, bağışıklığa dost ve sindirimi kolay besinlerle, beden direncinizi artırmaya, kalp ve kemik sıhhatinizi muhafazaya ihtimam gösterin. Kuruyemiş, zerzevat ve salatalar başta olmak üzere, Omega-3, B12, A, D ve E vitaminleri bakımından çok güçlü olan, zeytinyağlı ve kolay açılabilen ton balığını bu vakitte daha sık tüketmekte yarar var. Tertipli uykunun ve bol su tüketilmesinin beden direncine tesirini hepimiz biliyoruz. Bütün bu alışkanlıkları ‘hareket’le birleştirerek, çok zinde ve sağlıklı bir kış mevsimi geçirmek mümkün” diyerek değerli ipuçları veriyor.
SAĞLIKLI HAYATIN ANAHTARI DERİN DENİZLERDE GİZLİ
Fakat dikkat! Dünya Sıhhat Örgütü’nün tüketim tavsiyeli eserleri içinde yer alan ton balığını gerçek ve emniyetli kaynaktan almak değerli. Bu hususta Tozan, “Pandemi ile bir arada doğal ve sağlıklı beslenme tercihlerine artık daha fazla odaklanıyoruz. Ton balığı, kolay açılan kapağı ve sağlıklı lezzetinin yanı sıra en doğal protein ve Omega-3 kaynağı olarak artık sofraların vazgeçilmez ürünü” diyor.
Katkı unsuru ve hami içermediği üzere vitamin ve mineral dayanağıyla bu şiddetli devirde her yaştan tüketicinin en sevdiği alternatife dönüşen ton balığını tercih ederken, ambalajın kolay açılabilir olmasından katkısız ve koruyucusuz bulunmasına kadar birtakım kıymetli bahislere dikkat etmek gerekiyor. Öte yandan Çanakkale’de üretilip Hint ve Atlantik okyanuslarının derin sularından sofralarımıza gelen katkısız ton balıkları, çiftlik balığı olmadığı üzere, en doğal Omega-3 kaynağı olarak ruh sıhhatinden bağışıklık ve metabolizmanın güçlenmesine kadar biroldukca yarar sunuyor.
Tozan’ın bu devir için tekliflerinin başında, Omega-3 ve doğal protein kaynağı olarak katkısız ve koruyucusuz ton balığı var.
Soğuk kış günlerinin habercisi olan sonbahar, birfazlaca hastalığın da pusuda beklediği bir mevsim. Ruhsal ve fizikî olarak sarsıcı tesirler yaratabilen mevsim geçişlerinin yanı sıra havaların da yavaş yavaş soğumaya başlaması, bronşit, grip, öksürük, nezle üzere soğuk algınlıklarına davetiye çıkarıyor. Kış hastalıklarına yakalanma riskinin yüksek olduğu sonbahar günlerini hem zinde tıpkı vakitte sağlıklı geçirebilmek için yapılması gerekenlerin başında ise gerçek beslenme ve hareketli ömür biçimi geliyor. Prof Dr. Emine Parıltı Tozan’ın teklifleri bununla sonlu değil…
KENDİNİZİ KIŞA HAZIRLAYIN!
Tozan, “Sonbahar ve kış aylarının mucizesi doğal Omega-3 ve bol vitaminde gizli. Sıhhate faydalarının yanı sıra gerçek tüketildiği takdirde kilo denetimi de sağlayan renkli kış meyvelerini ve sebzelerini sofralarınızdan eksik etmeyin. Haftada ez 2 sefer ton balığı tüketimi ise bedenimizin gereksinim duyduğu Omega–3, kalsiyum, magnezyum, potasyum, protein ve minerali doğal kaynaktan almak için en lezzetli metot. İçeriğindeki yağ asitleriyle hücrelerde yağ deposu oluşumunu önleyerek kilo alımını da azaltan bu besinler, tok tutucu özelliğiyle diyet öğünlerinin de vazgeçilmezleri içinde yer alıyor” diyor.
BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİZE DOST BESİNLER TERCİH EDİN
Sonbaharda da Akdeniz tipi beslenme halinin sürdürülmesi gerektiğine dikkat çeken Tozan, “Mevsim değişikliklerinde sık rastlanabilen hastalıklara karşı gözetici birer kalkan olan, bağışıklığa dost ve sindirimi kolay besinlerle, beden direncinizi artırmaya, kalp ve kemik sıhhatinizi muhafazaya ihtimam gösterin. Kuruyemiş, zerzevat ve salatalar başta olmak üzere, Omega-3, B12, A, D ve E vitaminleri bakımından çok güçlü olan, zeytinyağlı ve kolay açılabilen ton balığını bu vakitte daha sık tüketmekte yarar var. Tertipli uykunun ve bol su tüketilmesinin beden direncine tesirini hepimiz biliyoruz. Bütün bu alışkanlıkları ‘hareket’le birleştirerek, çok zinde ve sağlıklı bir kış mevsimi geçirmek mümkün” diyerek değerli ipuçları veriyor.
SAĞLIKLI HAYATIN ANAHTARI DERİN DENİZLERDE GİZLİ
Fakat dikkat! Dünya Sıhhat Örgütü’nün tüketim tavsiyeli eserleri içinde yer alan ton balığını gerçek ve emniyetli kaynaktan almak değerli. Bu hususta Tozan, “Pandemi ile bir arada doğal ve sağlıklı beslenme tercihlerine artık daha fazla odaklanıyoruz. Ton balığı, kolay açılan kapağı ve sağlıklı lezzetinin yanı sıra en doğal protein ve Omega-3 kaynağı olarak artık sofraların vazgeçilmez ürünü” diyor.
Katkı unsuru ve hami içermediği üzere vitamin ve mineral dayanağıyla bu şiddetli devirde her yaştan tüketicinin en sevdiği alternatife dönüşen ton balığını tercih ederken, ambalajın kolay açılabilir olmasından katkısız ve koruyucusuz bulunmasına kadar birtakım kıymetli bahislere dikkat etmek gerekiyor. Öte yandan Çanakkale’de üretilip Hint ve Atlantik okyanuslarının derin sularından sofralarımıza gelen katkısız ton balıkları, çiftlik balığı olmadığı üzere, en doğal Omega-3 kaynağı olarak ruh sıhhatinden bağışıklık ve metabolizmanın güçlenmesine kadar biroldukca yarar sunuyor.