Pandemide dijitalleşen kesimler karlı çıktı! Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla birlikte insanların hayatında biroldukça şey değişti. Gereksinim ve ömür biçiminin değişmesi de firmaları hem olumlu birebir vakitte olumsuz tarafta etkiledi.
Bu kapsamda, Yıldız Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Halit Keskin tarafınca ”Yeni Olağanda Kesimlerin Geleceği ve Firmaların Dönüşümü” temalı bilimsel araştırma yapıldı.
Yapılan araştırmada, pandemide dijital dönüşüme ahenk sağlayarak dijital platformlardan satış yapan kesimlerin ivmesinin epeyce yükseldiği, konaklama ve turizm üzere dalların de kıymetli ölçüde ivme kaybettiği tespit edildi.
Keskin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, koronavirüs salgınından bütün dünyanın etkilendiğini tabir etti.
Dijitalleşmeyle birlikte sonların kaldırıldığı dünyada tüm hudutların pandemiyle birlikte bir daha kapandığı bir periyoda girildiğini belirten Keskin, “Bu durumun önemli manada ekonomik ve toplumsal sonuçları oldu. Besin güvenliği ile arz meşakkatleri yaşandı, üretim ve tedarik zincirleri çöktü. Koronavirüs salgınının ortaya çıkmasıyla kimi bölümlerin yükseldiğini, kimi dalların de ivme kaybettiğini belirledik. Bilhassa pandemi devrinde dijital dönüşüme süratli ahenk sağlayan kesimler yükseldi, turizm, cümbüş ve konaklama üzere kesimler ivme kaybetti.” diye konuştu.
Prof. Dr. Keskin, pandeminin kesimlerin ve firmaların kendilerini değerlendirmeleri noktasında değerli işaret verdiğini anlatarak, şöyleki devam etti:
“Firmalar pandemiyle birlikte platform tabanlı rekabet savaşları yaşadı. Pandemide platform tabanlı iş modelleri muazzam artış gösterdi. Firmalar artık yeni dijital iş modelleri geliştirmek zorunda. Artık yeni olağanda firmalar kendilerini daha fazla gözden geçirmeli. Pandemi, arzdaki artışı karşılayabilen, kendi kendine yeten ülke klasiğine geri dönüşe sebep oldu. Artık ülkeler, besin arz güvenliğini sağlamak için kendi kendine yeten ülke olmak durumundalar. Bu manada gerekli adımları atmaları gerekiyor. Turizm bölümü pandemiden pek etkilendi. Yeni olağana yanlışsız dönüşümü sağlamaya çalışıyoruz. Diğer pandemilerle müsabaka ihtimaline karşı turizmde yeni planların yapılması gerekiyor. Artık, turizmde özelleştirilmiş hijyen odaklı ve şuurlu bir turizme yanlışsız yelken açmak zorundayız. Zira, turizm pandemiyle bir anda altın çağının sonuna gelmiştir. Turizmde hijyen, toplumsal aralık ve izolasyon anlayışı dikkate alınmalıdır.”
“Kargo nakliyeciliği koronavirüsle bir arada altın çağını yaşadı”
Koronavirüs salgınıyla bir arada kargo nakliyatının değerinin arttığını lisana getiren Keskin, 28 Haziran 2019’da küresel konteyner navlun endeksinin 1.317 dolar olduğunu, bunun 18 Haziran 2021’de 6.173 dolara çıktığını ve büyük bir artış yaşandığını anlattı.
Bunun sebebinin insan mobilitesinin azalmasıyla mal ve hizmet hareketliğinin artması olduğunu aktaran Keskin, “Karantinada sokağa çıkma yasakları ve kendini muhafaza şuuruyla beşerler daha hayli kargo ve nakliyat hizmetlerine muhtaçlık duydu. Bu durum kargo ve nakliyatı ön plana çıkardı. Kargo nakliyatı birinci başta yaşanan bu kaos ortamındaki sıkıntılara epey süratli cevap veremedi. Lakin, çabucak sonrasında durum değişti ve elektronik ticaret platformlarıyla birlikte muazzam bir performans sergilediler. Firmalar, onların müşterileri olamayacak şahısları de pandemiyle bir arada müşteri portföyüne aldılar. Bu durum, kargo nakliyeciliğine altın çağını yaşattı. Artık her birimiz konutumuzdan dijital platformlar yoluyla alışveriş yapıyoruz ve aldığımız eserler konutumuzun kapısına kadar geliyor. Artık platformlardan yapılan ticaret doruğa oturacak.” tabirlerini kullandı.
Perakende dalının, e-ticaretin bel kemiği olmaya aday olduğunu vurgulayan Keskin, kelamlarını şu biçimde sürdürdü:
“Hem tüketici tıpkı vakitte perakendeciler online kanalların ne kadar kıymetli olduğunu anladı. Artık birfazlaca perakende şirketi, uygun bir stok idaresiyle donatılmış, dijital teknolojik altyapı kullanmaya ve geliştirmeye itilmiş ve dağıtım ortacısı olarak lojistik servis sağlayıcıların kullanmasını en üst düzeye çıkarmıştır. Pandemiyle birlikte imalat endüstrinde kesimin gelişmeninin ve esaslı değişiminin iş gücünden daha epey sermayeye ve dijital teknolojiye dayanması beklenmektedir. Sanayi 4.0’a adaptasyon epey daha hızlanacak, ortasında insanın olmadığı robotların ve yapay zekanın üretimin tamamını üstlendiği karanlık fabrikalar gelecekte bizleri bekleyecek. Hizmet bölümünde kıymetli bir yer tutan bankacılık daha fazlaca dijital platformlara taşınacak ve şubesiz bankacılık epeyce daha fazla yaygınlaşacak. Başka taraftan, uzaktan çalışma tekniğine de pandemiyle birlikte pek âlâ bir biçimde adapte olduk; ömrümüzün olağan bir kesimi oldu. Uzaktan çalışma ihtilali daha da yaygınlaşacak, hibrit ömür devam edecek. Bunun yanı sıra pandeminin akabinde ülkelerin tedarikçilerini çeşitlendirmesi de gerekmektedir.”
“Klasik rekabet biçimleri değişti, rekabet artık dijital platformlara kaydı”
Keskin, pandemide seçkinlerin ve beyaz yakalıların genel olarak uzaktan çalışmaya yönlendirildiğini, hizmet bölümünde çalışanların bir kısmının da işlerini kaybettiğini belirtti.
Yeni olağan, milenyum ve Z neslinin meslek seçimlerini belirlerken pandemi tesiriyle farklı kararlar almalarının beklenen bir durum olduğunu anlatan Keskin, artık yeni jenerasyonun, yeni olağana bakılırsa meslek seçimi yapacağını deklare etti.
Keskin, liderlik, idare ve komuta etmenin bir ortada kullanılması gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Liderlerin başarılı olmasında bu üç rolü istikrarlı bir biçimde gerçekleştirmesi beklenmektedir. Liderliğin rolü iş yapış usulleri üzerinde bir daha düşünmeyi gerekli kılmıştır. Kovid-19’un getirdiği tüm belirsizlikte makul olan tek şey, geleceğin daha fazla dijital adaptasyon gerektirdiğidir. Pandemi ile bir arada firmalar ve müşteriler tarafınca beş yıl içerisinde gerçekleşebileceği düşünülen dijital adaptasyon süreci sekiz hafta üzere kısa bir müddetde gerçekleşmiştir. Firmalar dijital stratejilerini belirlerken yalnızca dijitale odaklanmanın yanında operasyonlarında düzeltmeleri gereken faaliyetlere de dikkat etmelidirler. Bunun yanında firmalar, tüketicilere yeni kıymet oluşturmak için bilgiyi ve dijital yetkinlikleri hakikat bir biçimde yönlendirip net projelere dönüştürmeyi hedeflemelidir. Ayrıyeten, iklim değişikliği şoklarına hazırlıklı olmak için pandemi şoku insanlığı olumlu istikamete götürecektir. Pandemi iş yapış biçimini değiştirdi. Hem idare birebir vakitte müşteriye bakışımızda birtakım değişimler olacak. Klasik rekabet biçimleri değişti, rekabet artık dijital platformlara kaydı. Firmaların dijital platform tabanlı rekabet stratejileri ve yeniliklere hazır olması gerekiyor. Artık platform tabanlı rekabet stratejileri düşünülmek zorunda.”
KAYNAK: AA
Bu kapsamda, Yıldız Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Halit Keskin tarafınca ”Yeni Olağanda Kesimlerin Geleceği ve Firmaların Dönüşümü” temalı bilimsel araştırma yapıldı.
Yapılan araştırmada, pandemide dijital dönüşüme ahenk sağlayarak dijital platformlardan satış yapan kesimlerin ivmesinin epeyce yükseldiği, konaklama ve turizm üzere dalların de kıymetli ölçüde ivme kaybettiği tespit edildi.
Keskin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, koronavirüs salgınından bütün dünyanın etkilendiğini tabir etti.
Dijitalleşmeyle birlikte sonların kaldırıldığı dünyada tüm hudutların pandemiyle birlikte bir daha kapandığı bir periyoda girildiğini belirten Keskin, “Bu durumun önemli manada ekonomik ve toplumsal sonuçları oldu. Besin güvenliği ile arz meşakkatleri yaşandı, üretim ve tedarik zincirleri çöktü. Koronavirüs salgınının ortaya çıkmasıyla kimi bölümlerin yükseldiğini, kimi dalların de ivme kaybettiğini belirledik. Bilhassa pandemi devrinde dijital dönüşüme süratli ahenk sağlayan kesimler yükseldi, turizm, cümbüş ve konaklama üzere kesimler ivme kaybetti.” diye konuştu.
Prof. Dr. Keskin, pandeminin kesimlerin ve firmaların kendilerini değerlendirmeleri noktasında değerli işaret verdiğini anlatarak, şöyleki devam etti:
“Firmalar pandemiyle birlikte platform tabanlı rekabet savaşları yaşadı. Pandemide platform tabanlı iş modelleri muazzam artış gösterdi. Firmalar artık yeni dijital iş modelleri geliştirmek zorunda. Artık yeni olağanda firmalar kendilerini daha fazla gözden geçirmeli. Pandemi, arzdaki artışı karşılayabilen, kendi kendine yeten ülke klasiğine geri dönüşe sebep oldu. Artık ülkeler, besin arz güvenliğini sağlamak için kendi kendine yeten ülke olmak durumundalar. Bu manada gerekli adımları atmaları gerekiyor. Turizm bölümü pandemiden pek etkilendi. Yeni olağana yanlışsız dönüşümü sağlamaya çalışıyoruz. Diğer pandemilerle müsabaka ihtimaline karşı turizmde yeni planların yapılması gerekiyor. Artık, turizmde özelleştirilmiş hijyen odaklı ve şuurlu bir turizme yanlışsız yelken açmak zorundayız. Zira, turizm pandemiyle bir anda altın çağının sonuna gelmiştir. Turizmde hijyen, toplumsal aralık ve izolasyon anlayışı dikkate alınmalıdır.”
“Kargo nakliyeciliği koronavirüsle bir arada altın çağını yaşadı”
Koronavirüs salgınıyla bir arada kargo nakliyatının değerinin arttığını lisana getiren Keskin, 28 Haziran 2019’da küresel konteyner navlun endeksinin 1.317 dolar olduğunu, bunun 18 Haziran 2021’de 6.173 dolara çıktığını ve büyük bir artış yaşandığını anlattı.
Bunun sebebinin insan mobilitesinin azalmasıyla mal ve hizmet hareketliğinin artması olduğunu aktaran Keskin, “Karantinada sokağa çıkma yasakları ve kendini muhafaza şuuruyla beşerler daha hayli kargo ve nakliyat hizmetlerine muhtaçlık duydu. Bu durum kargo ve nakliyatı ön plana çıkardı. Kargo nakliyatı birinci başta yaşanan bu kaos ortamındaki sıkıntılara epey süratli cevap veremedi. Lakin, çabucak sonrasında durum değişti ve elektronik ticaret platformlarıyla birlikte muazzam bir performans sergilediler. Firmalar, onların müşterileri olamayacak şahısları de pandemiyle bir arada müşteri portföyüne aldılar. Bu durum, kargo nakliyeciliğine altın çağını yaşattı. Artık her birimiz konutumuzdan dijital platformlar yoluyla alışveriş yapıyoruz ve aldığımız eserler konutumuzun kapısına kadar geliyor. Artık platformlardan yapılan ticaret doruğa oturacak.” tabirlerini kullandı.
Perakende dalının, e-ticaretin bel kemiği olmaya aday olduğunu vurgulayan Keskin, kelamlarını şu biçimde sürdürdü:
“Hem tüketici tıpkı vakitte perakendeciler online kanalların ne kadar kıymetli olduğunu anladı. Artık birfazlaca perakende şirketi, uygun bir stok idaresiyle donatılmış, dijital teknolojik altyapı kullanmaya ve geliştirmeye itilmiş ve dağıtım ortacısı olarak lojistik servis sağlayıcıların kullanmasını en üst düzeye çıkarmıştır. Pandemiyle birlikte imalat endüstrinde kesimin gelişmeninin ve esaslı değişiminin iş gücünden daha epey sermayeye ve dijital teknolojiye dayanması beklenmektedir. Sanayi 4.0’a adaptasyon epey daha hızlanacak, ortasında insanın olmadığı robotların ve yapay zekanın üretimin tamamını üstlendiği karanlık fabrikalar gelecekte bizleri bekleyecek. Hizmet bölümünde kıymetli bir yer tutan bankacılık daha fazlaca dijital platformlara taşınacak ve şubesiz bankacılık epeyce daha fazla yaygınlaşacak. Başka taraftan, uzaktan çalışma tekniğine de pandemiyle birlikte pek âlâ bir biçimde adapte olduk; ömrümüzün olağan bir kesimi oldu. Uzaktan çalışma ihtilali daha da yaygınlaşacak, hibrit ömür devam edecek. Bunun yanı sıra pandeminin akabinde ülkelerin tedarikçilerini çeşitlendirmesi de gerekmektedir.”
“Klasik rekabet biçimleri değişti, rekabet artık dijital platformlara kaydı”
Keskin, pandemide seçkinlerin ve beyaz yakalıların genel olarak uzaktan çalışmaya yönlendirildiğini, hizmet bölümünde çalışanların bir kısmının da işlerini kaybettiğini belirtti.
Yeni olağan, milenyum ve Z neslinin meslek seçimlerini belirlerken pandemi tesiriyle farklı kararlar almalarının beklenen bir durum olduğunu anlatan Keskin, artık yeni jenerasyonun, yeni olağana bakılırsa meslek seçimi yapacağını deklare etti.
Keskin, liderlik, idare ve komuta etmenin bir ortada kullanılması gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Liderlerin başarılı olmasında bu üç rolü istikrarlı bir biçimde gerçekleştirmesi beklenmektedir. Liderliğin rolü iş yapış usulleri üzerinde bir daha düşünmeyi gerekli kılmıştır. Kovid-19’un getirdiği tüm belirsizlikte makul olan tek şey, geleceğin daha fazla dijital adaptasyon gerektirdiğidir. Pandemi ile bir arada firmalar ve müşteriler tarafınca beş yıl içerisinde gerçekleşebileceği düşünülen dijital adaptasyon süreci sekiz hafta üzere kısa bir müddetde gerçekleşmiştir. Firmalar dijital stratejilerini belirlerken yalnızca dijitale odaklanmanın yanında operasyonlarında düzeltmeleri gereken faaliyetlere de dikkat etmelidirler. Bunun yanında firmalar, tüketicilere yeni kıymet oluşturmak için bilgiyi ve dijital yetkinlikleri hakikat bir biçimde yönlendirip net projelere dönüştürmeyi hedeflemelidir. Ayrıyeten, iklim değişikliği şoklarına hazırlıklı olmak için pandemi şoku insanlığı olumlu istikamete götürecektir. Pandemi iş yapış biçimini değiştirdi. Hem idare birebir vakitte müşteriye bakışımızda birtakım değişimler olacak. Klasik rekabet biçimleri değişti, rekabet artık dijital platformlara kaydı. Firmaların dijital platform tabanlı rekabet stratejileri ve yeniliklere hazır olması gerekiyor. Artık platform tabanlı rekabet stratejileri düşünülmek zorunda.”
KAYNAK: AA