celikci
New member
Kıl dönmesi tıbbı ismiyle “dermoid kist”, “pilonidal sinüs” yahut “sinüs pilonidalis” olarak bilinmektedir. Sırt ve enseden dökülen kıllar, kuyruk sokumu üzerinde toplanırlar ve cildi delerek deri altında girerler. Kıl dönmesi, deri altına giren bu kılların oluşturduğu kıl yuvalarına denir. Dışarıdan giren kılları yabancı malzeme olarak kabul eden organizma bu kıl yuvalarına karşı tepki geliştirir. Bunun kararında kıl yuvalarında şişme ya da ödem oluşur ve sinüs ağızları tıkanır. Kıl giriş delikleri açıksa hasta sarı renkli akıntılar nazaranbilir. Sinüs ağızları tıkanırsa kist boşalamadığı için enfeksiyon geliştirerek apse oluşturabilir. Enfeksiyon kararı çeşitli apseler (pilonidal apse) gelişir. Apseler spontan olarak açılabilir yahut cerrahi drenaj ile boşaltılması gerekebilir. Apseler deri altında ilerleyerek birden çok sinüs kanalları oluşturabilir.
Kıl Dönmesinde Belirtileri Nelerdir?
Pilonidal sinüs en sık kuyruk sokumunda görülmektedir. Ciltte yalnızca bir çöküklük imajıyla ya da birden çok çukurlar halinde görülebilir. Hastalar kimi vakit semptomsuz bir kist halinde de fark edebilir.
Kuyruk sokumunun anatomik yapısı çukur bir alan olduğu için saç, ense ve sırttan dökülen kıllar burada toplanmaktadır. Bölgenin hassas oluşu ve devamlı nemli olması kılların cilt altına batmasına niye olmaktadır. Cilt yüzeyinin nemli ve havasız kalmasıyla kıl yuvalarında farklı boyutlarda apseler gelişebilir. Hasta bu apseleri iç çamaşırındaki berbat kokulu akıntıyla ya da nemli ortama bağlı kaşıntı şikayetleri yaşayabilir.
Öbür belirtiler içinde şişlik ve sertlikte yer alır. Hasta birtakım kimi otururken ya da uzanırken apsenin oluştuğu bölgede şişliğe bağlı olarak sertlik ve ağrı üzere semptomlar fark edebilir.
Kıl dönmesi en sık kuyruk sokumunda görülse de makat etrafı, koltuk altı, yüz, boyun, göbek yahut kasık bölgelerinde de görülebilir.
Kıl Dönmesi Kimlerde Görülür
Kıl dönmesi her yaştan bayan ve erkekte görülebilir. Erkeklerde yapı olarak daha sık ve kalın kıllar olduğu için bayanlara oranla daha sık görülmektedir. Daha hayli 15 ve 45 yaş içinde yığılım vardır lakin 15 ila 25 yaş ortası gelişme çağındaki erkeklerde daha sık görülür.
Kıl dönmesi ekseriyetle uzun periyodik oturmak zorunda kalan bireylerde görülür. Bunlar sekreter, uzun yol sürücüleri, öğrenciler, bankacılar, taksiciler üzere devamlı oturan, masa başında çalışan şahıslardır.
Yazın dahi kalın kıyafet giyme mecburiliği olan polis ve askerlerde kuyruk sokumunda sık terleme, havasız kalma ve sürtünme kararı görülebilir.
Kıl Dönmesi Tedavisi Nasıl Yapılır?
Kıl dönmesi tedavisinde evvela oluşan apsenin periyodu tespit edilip nazaran tedavi tekniği uygulanır. Kıl bölgesinde önemli boyutlarda apseler oluşmadıysa sıradan cilt enfeksiyonları için ağrı kesici ve antibiyotik tedavisi ile enfeksiyon güzelleşebilir. Apse oluşmuş ise bir sıhhat kuruluşunda tabip denetiminde drene edilebilir. Bu tedavilere karşılık vermeyen, yinelayan ya da kronikleşen apselerde cerrahi ve cerrahi dışı tedaviler gerekebilir.
Cerrahi süreçlerde hastalığın derecesi ve hastanın isteği kararında açık ya da kapalı cerrahi ameliyat halleri seçilmektedir. Ameliyat daha sonrasında kıl dönmesi yine oluşmaması için hastanın kuyruk sokumu paklığına dikkat etmesi gerekir.
Günümüzde kıl dönmesi tedavisi cerrahi operasyonların yanı sıra daha epey lazer prosedürü ile tedavi edilmektedir. Kısa müddette güzelleşme gösteren, lazer tedavisinde kıl yuvalarının içine girilerek, içerideki enfekte dokular temizlenir ve direkt sinüsün lazer ile yakılarak kapatılması halinde tedavi sağlanır.
Kıl Dönmesinde Belirtileri Nelerdir?
Pilonidal sinüs en sık kuyruk sokumunda görülmektedir. Ciltte yalnızca bir çöküklük imajıyla ya da birden çok çukurlar halinde görülebilir. Hastalar kimi vakit semptomsuz bir kist halinde de fark edebilir.
Kuyruk sokumunun anatomik yapısı çukur bir alan olduğu için saç, ense ve sırttan dökülen kıllar burada toplanmaktadır. Bölgenin hassas oluşu ve devamlı nemli olması kılların cilt altına batmasına niye olmaktadır. Cilt yüzeyinin nemli ve havasız kalmasıyla kıl yuvalarında farklı boyutlarda apseler gelişebilir. Hasta bu apseleri iç çamaşırındaki berbat kokulu akıntıyla ya da nemli ortama bağlı kaşıntı şikayetleri yaşayabilir.
Öbür belirtiler içinde şişlik ve sertlikte yer alır. Hasta birtakım kimi otururken ya da uzanırken apsenin oluştuğu bölgede şişliğe bağlı olarak sertlik ve ağrı üzere semptomlar fark edebilir.
Kıl dönmesi en sık kuyruk sokumunda görülse de makat etrafı, koltuk altı, yüz, boyun, göbek yahut kasık bölgelerinde de görülebilir.
Kıl Dönmesi Kimlerde Görülür
Kıl dönmesi her yaştan bayan ve erkekte görülebilir. Erkeklerde yapı olarak daha sık ve kalın kıllar olduğu için bayanlara oranla daha sık görülmektedir. Daha hayli 15 ve 45 yaş içinde yığılım vardır lakin 15 ila 25 yaş ortası gelişme çağındaki erkeklerde daha sık görülür.
Kıl dönmesi ekseriyetle uzun periyodik oturmak zorunda kalan bireylerde görülür. Bunlar sekreter, uzun yol sürücüleri, öğrenciler, bankacılar, taksiciler üzere devamlı oturan, masa başında çalışan şahıslardır.
Yazın dahi kalın kıyafet giyme mecburiliği olan polis ve askerlerde kuyruk sokumunda sık terleme, havasız kalma ve sürtünme kararı görülebilir.
Kıl Dönmesi Tedavisi Nasıl Yapılır?
Kıl dönmesi tedavisinde evvela oluşan apsenin periyodu tespit edilip nazaran tedavi tekniği uygulanır. Kıl bölgesinde önemli boyutlarda apseler oluşmadıysa sıradan cilt enfeksiyonları için ağrı kesici ve antibiyotik tedavisi ile enfeksiyon güzelleşebilir. Apse oluşmuş ise bir sıhhat kuruluşunda tabip denetiminde drene edilebilir. Bu tedavilere karşılık vermeyen, yinelayan ya da kronikleşen apselerde cerrahi ve cerrahi dışı tedaviler gerekebilir.
Cerrahi süreçlerde hastalığın derecesi ve hastanın isteği kararında açık ya da kapalı cerrahi ameliyat halleri seçilmektedir. Ameliyat daha sonrasında kıl dönmesi yine oluşmaması için hastanın kuyruk sokumu paklığına dikkat etmesi gerekir.
Günümüzde kıl dönmesi tedavisi cerrahi operasyonların yanı sıra daha epey lazer prosedürü ile tedavi edilmektedir. Kısa müddette güzelleşme gösteren, lazer tedavisinde kıl yuvalarının içine girilerek, içerideki enfekte dokular temizlenir ve direkt sinüsün lazer ile yakılarak kapatılması halinde tedavi sağlanır.