JP Morgan’dan Türkiye tahmini! ”Ne hikmetse muhalefet lal olmuş durumda” Varank, Elmadağ Mobilyacılar İhtisas OSB’nin Altyapı İnşaatı Temel Atma Töreni’nde yaptığı konuşmada, son devirde yurdun dört bir tarafında gerçekleştirdikleri açılışlardan bahsetti.
Bakanlık olarak OSB’nin altyapı çalışmalarına kredi dayanağı sağladıklarını ve daha sonraki süreçleri de yönettiklerini söyleyen Varank, “Tamamlandığında Ankara Siteler’de sıkışık ve verimsiz biçimde bulunan mobilya üretim atölyelerini bölgeye taşımış olacağız.” diye konuştu.
Varank, Siteler’in 5 binin üstündeki işletmeyle Türkiye ve Orta Doğu’nun en büyük mobilya üretim merkezlerinden biri olduğuna işaret ederek, oradaki altyapı ve şurası atölyelerin, sanayicilerin gereksinimlerini karşılayamadığını, üretimin kent merkezinde kalmasının da handikapları bulunduğunu anlattı.
Elmadağ OSB ile endüstricinin sırtındaki ham husus depolama, güç ve nakliye sorunu, teknoloji yetersizliği üzere yükleri kaldıracaklarına dikkati çeken Varank, “Elmadağ OSB, kentin merkezine sıkışıp kalmış mobilyacılarımız için değerli bir açılım olacak. OSB’miz, doğu-batı aksı üzerinde bulunması, otoyola yakınlığı ve tren yolu kontağıyla eşsiz bir lokasyona sahip. Tamamlandığında inşallah 5 binin üzerinde direkt istihdam oluşturacak.” sözlerini kullandı.
“YENİLİKÇİ TEKNOLOJİLERİ İŞLERİNİZE ADAPTE EDİN”
Varank, “Milli Teknoloji Hamlesi” vizyonuyla hazırladıkları 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi’nde ortaya konulan “imalat endüstrisinin ulusal hasıla ortasındaki hissesini yüzde 21’e, ihracatı da 210 milyar dolara yükseltme” gayesine değinerek, bu kapsamda OSB’lere büyük iş düştüğünü vurguladı.
Hükümetleri devrinde OSB’lerin nitelik ve nicelik tarafından kaydettiği gelişmelere değinen Varank, şöyleki devam etti:
“2002’de aktif durumda 70 OSB vardı ve bunların birden fazla ülkemizin batısında yer alıyordu. 19 yıllık süreçte yaptığımız 7,2 milyar liralık yatırımla OSB sayımızı 326’ya çıkardık. Bugün OSB’si olmayan ilimiz kalmadı. OSB’lerde etraf dostu üretimi teşvik ediyor, sürdürülebilir bir sanayi ekosistemi için çaba gösteriyoruz. OSB’lerde yer alan siz sanayicilerimizi kaliteli altyapı imkanlarından, nitelikli iş gücü havuzlarından ve cazip teşviklerden faydalandırıyoruz. Zira sanayicilerimizin yalnızca yatırıma ve istihdama odaklanarak, gücünü üretimde harcanmasını arzuluyoruz.”
Varank, endüstricilerden OSB’lerde yürüttükleri faaliyetlerde kendilerini sınırlamamalarını, yenilikçi teknolojileri ve süreçleri öğrenerek işlerine adapte etmelerini istedi.
Kurdukları Ar-Ge ve inovasyon ekosistemiyle, sayısız dayanak sisteminin sanayicilerin buyruğunda olduğunu lisana getiren Varank, “Teknoparklara gidin, genç girişimcileri keşfedin. İnovatif projeleri geliştirmeye çalışın. Yeni eserler ve süreçler geliştirecek Ar-Ge çalışmalarına odaklanın. Aldığınız risk, bu alanlara yaptığınız yatırım, size yüksek getiri olarak geri dönecek.” değerlendirmesinde bulundu.
“ANKARA DEĞERLİ BİR ÜRETİM ÜSSÜNE DÖNÜŞTÜ”
Varank, Ankara’nın başta savunma endüstrisi olmak üzere tüm kesimlerde kıymetli bir üretim üssüne dönüştüğüne dikkati çekerek, başşehrin 2002-2020 periyodunda ihracatı, sanayi dalı istihdamı ve sınai ulusal hasılasındaki artışa ait bilgiler paylaştı.
Ankara’nın sanayi alanında yükselen performansında, ilin sanayi altyapısında yaptıkları iyileştirmeler ve verdikleri teşviklerin büyük katkısı olduğunu vurgulayan Varank, şunları kaydetti:
“Şehrimizdeki OSB sayısını 8’den 12’ye çıkardık. Ankara iktisadının teknolojik dönüşümünde fazlaca değerli katkıları bulunan teknoloji geliştirme bölgelerinin (TGB) sayısını da 3’ten 10’a çıkardık, yeni kuracağımız tekoparklarımız da mevcut. 2020 prestijiyle TGB’lerdeki firma sayısı 1500’e, ihracat ise 2 milyar dolara yaklaştı. Ankara’nın sahip olduğu potansiyel yatırımcıların da ilgi odağı haline geldi.”
Varank, 2003’ten bu yana Ankara için düzenledikleri teşvik evrakı sayısının da arttığını belirterek, yalnızca imalat endüstrisinde 40 milyar lira sabit yatırım öngörüsü olan ve 70 bin istihdama kapı aralayacak 2 bin 500’ün üzerinde teşvik evrakı düzenlediklerini söylemiş oldu.
Ankara’daki gelişim ve dönüşümün mobilya kesiminde de kendini hissettirdiğini lisana getiren Varank, vilayetten 2003’te 45 milyon dolarlık mobilya ihracatı yapıldığını, 2020’de ise Kovid-19 salgınına karşın 400 milyon doların üzerinde mobilya ihracatı gerçekleştirildiğini bildirdi.
“540 MİLYON LİRA KAYNAK AKTARDIK”
Varank, mobilya dalının yalnızca başkentte değil, ülke genelinde kıymetli aralık aldığını vurgulayarak, şöyleki konuştu:
“Son senelerda dünya standartlarında üretim yapan tesislerimizin sayısı da arttı. 2009’dan bu yana kesimdeki teşebbüs ve işletme sayısının 2 katına çıktığını gorebiliyoruz. Tesis ettiğimiz yatırımcı dostu iş ortamı ve sunduğumuz cazip takviyeler burada tesirli oldu. Öncelikle bölümümüzün muhtaçlık duyduğu planlı sanayi altyapılarını geliştirip yatırımcıların hizmetine sunulması gerekiyor. Kümelenme yaklaşımıyla 3 yeni mobilya ihtisas OSB, 2 sanayi sitesini son devirde ülkemize kazandırdık. Bu bölgelerdeki işletmelerimiz, nitelikli altyapının yanında, sektörel bilgiye ve uzman insan kaynağına hayli daha süratli bir biçimde ulaşabiliyor. Sanayi altyapılarının yanında, müteşebbislerimize sağladığımız dayanak ölçüleri da her geçen gün artıyor. Mobilya dalında 4 milyon liranın üstündeki yatırımlar bölgesel teşviklerimizden faydalanabiliyorlar.”
İşletmelere proje bazlı dayanaklar de verdiklerini anlatan Varank, KOSGEB, TÜBİTAK ve kalkınma ajansları aracılığıyla daldan gelen yaklaşık 7 bin projeye 540 milyon liranın üzerinde kaynak aktardıklarını tabir etti.
Varank, mobilya bölümünde faaliyet gösteren Ar-Ge merkezi sayısının 15’e, tasarım merkezi sayısının da 17’ye yükseldiğini belirterek, bu merkezlere yaklaşık 321 milyon liralık vergisel avantaj sağladıklarını söylemiş oldu.
“HER ALANDA GAZA BASTIK”
Sanayi ve teknoloji alanında uyguladıkları siyasetler ve yapılan yatırımların semeresini verdiğini vurgulayan Varank, Türkiye’nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın liderliğinde savunma endüstrisinden otomotive, dokumadan besine, elektronikten mobilyaya her alanda gaza basmış durumda olduğuna dikkati çekti.
Varank, ABD bankası JP Morgan’ın iki gün evvel yayımladığı bir rapora işaret ederek, “Felaket tellallarına inat Türkiye’nin beklenenden epey süratli bir biçimde toparlanıp muvaffakiyet performansı göstereceğini öngörüyor. Milletlerarası kuruluşların bir bir teyit ettiği bu gelişmelere karşı ne hikmetse muhalefet lal olmuş durumda. Birilerinin kara propagandası, ekonomimizin gelişmesini ve büyümesini engelleyemeyecek. Pandeminin tesirlerinin bertaraf edilmesiyle birlikte, ülkemiz amaçlarına daha süratli, kararlı bir biçimde ilerleyecek.” dedi.
Projenin müteahhitlerine de davette bulunan Varank, “Burayı bir an evvel bitirmemiz lazım. İnşallah bu altyapı inşaatında gaza basalım, sene sonuna kadar bitirelim, buradaki parselleri bir an evvel yatırımcıların hizmetine sunalım.” diye konuştu.
“İNŞALLAH BU YANLIŞTAN DÖNERLER”
Varank, salgın devrinde insanların açık havada daha fazla vakit geçirmeyi istediğini belirterek, şunları söylemiş oldu:
“Maalesef bunu fırsata çevirmek isteyenleri de bakılırsabiliyoruz. Dün Kızılcahamam’da birtakım vatandaşlarımız bana şikayette bulundu: ‘Burada Soğuksu Ulusal Parkı’nın işletmecisi Ankara Büyükşehir Belediyesi. Daha evvel burası bedavaydı, artık lakin fiyatlı girebiliyoruz.’ Bu fırsatçılığı yapmamak lazım. İnsanlarımızın açık havaya muhtaçlığı olduğu bir periyotta ulusal parkı ücretsizken fiyatlı hale getirmek yanlışsız bir uygulama değil. İnşallah bu yanlıştan da dönerler. Bu hususu Ankaralıların takdirine bırakıyorum.”
Merasimde, Ankara Valisi Vasip Şahin, AK Parti Genel Sekreteri Fatih Şahin, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu Genel Lideri Bendevi Palandöken ve Ankara Mobilyacılar Lakeciler Esnaf ve Sanatkarlar Odası Lideri Hüseyin Taklacı da birer konuşma yaptı.
Konuşmaların akabinde Bakan Varank, birlikteindekilerle Mobilyacılar İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nin altyapı inşaatının temelini attı.
KAYNAK: AA
Bakanlık olarak OSB’nin altyapı çalışmalarına kredi dayanağı sağladıklarını ve daha sonraki süreçleri de yönettiklerini söyleyen Varank, “Tamamlandığında Ankara Siteler’de sıkışık ve verimsiz biçimde bulunan mobilya üretim atölyelerini bölgeye taşımış olacağız.” diye konuştu.
Varank, Siteler’in 5 binin üstündeki işletmeyle Türkiye ve Orta Doğu’nun en büyük mobilya üretim merkezlerinden biri olduğuna işaret ederek, oradaki altyapı ve şurası atölyelerin, sanayicilerin gereksinimlerini karşılayamadığını, üretimin kent merkezinde kalmasının da handikapları bulunduğunu anlattı.
Elmadağ OSB ile endüstricinin sırtındaki ham husus depolama, güç ve nakliye sorunu, teknoloji yetersizliği üzere yükleri kaldıracaklarına dikkati çeken Varank, “Elmadağ OSB, kentin merkezine sıkışıp kalmış mobilyacılarımız için değerli bir açılım olacak. OSB’miz, doğu-batı aksı üzerinde bulunması, otoyola yakınlığı ve tren yolu kontağıyla eşsiz bir lokasyona sahip. Tamamlandığında inşallah 5 binin üzerinde direkt istihdam oluşturacak.” sözlerini kullandı.
“YENİLİKÇİ TEKNOLOJİLERİ İŞLERİNİZE ADAPTE EDİN”
Varank, “Milli Teknoloji Hamlesi” vizyonuyla hazırladıkları 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi’nde ortaya konulan “imalat endüstrisinin ulusal hasıla ortasındaki hissesini yüzde 21’e, ihracatı da 210 milyar dolara yükseltme” gayesine değinerek, bu kapsamda OSB’lere büyük iş düştüğünü vurguladı.
Hükümetleri devrinde OSB’lerin nitelik ve nicelik tarafından kaydettiği gelişmelere değinen Varank, şöyleki devam etti:
“2002’de aktif durumda 70 OSB vardı ve bunların birden fazla ülkemizin batısında yer alıyordu. 19 yıllık süreçte yaptığımız 7,2 milyar liralık yatırımla OSB sayımızı 326’ya çıkardık. Bugün OSB’si olmayan ilimiz kalmadı. OSB’lerde etraf dostu üretimi teşvik ediyor, sürdürülebilir bir sanayi ekosistemi için çaba gösteriyoruz. OSB’lerde yer alan siz sanayicilerimizi kaliteli altyapı imkanlarından, nitelikli iş gücü havuzlarından ve cazip teşviklerden faydalandırıyoruz. Zira sanayicilerimizin yalnızca yatırıma ve istihdama odaklanarak, gücünü üretimde harcanmasını arzuluyoruz.”
Varank, endüstricilerden OSB’lerde yürüttükleri faaliyetlerde kendilerini sınırlamamalarını, yenilikçi teknolojileri ve süreçleri öğrenerek işlerine adapte etmelerini istedi.
Kurdukları Ar-Ge ve inovasyon ekosistemiyle, sayısız dayanak sisteminin sanayicilerin buyruğunda olduğunu lisana getiren Varank, “Teknoparklara gidin, genç girişimcileri keşfedin. İnovatif projeleri geliştirmeye çalışın. Yeni eserler ve süreçler geliştirecek Ar-Ge çalışmalarına odaklanın. Aldığınız risk, bu alanlara yaptığınız yatırım, size yüksek getiri olarak geri dönecek.” değerlendirmesinde bulundu.
“ANKARA DEĞERLİ BİR ÜRETİM ÜSSÜNE DÖNÜŞTÜ”
Varank, Ankara’nın başta savunma endüstrisi olmak üzere tüm kesimlerde kıymetli bir üretim üssüne dönüştüğüne dikkati çekerek, başşehrin 2002-2020 periyodunda ihracatı, sanayi dalı istihdamı ve sınai ulusal hasılasındaki artışa ait bilgiler paylaştı.
Ankara’nın sanayi alanında yükselen performansında, ilin sanayi altyapısında yaptıkları iyileştirmeler ve verdikleri teşviklerin büyük katkısı olduğunu vurgulayan Varank, şunları kaydetti:
“Şehrimizdeki OSB sayısını 8’den 12’ye çıkardık. Ankara iktisadının teknolojik dönüşümünde fazlaca değerli katkıları bulunan teknoloji geliştirme bölgelerinin (TGB) sayısını da 3’ten 10’a çıkardık, yeni kuracağımız tekoparklarımız da mevcut. 2020 prestijiyle TGB’lerdeki firma sayısı 1500’e, ihracat ise 2 milyar dolara yaklaştı. Ankara’nın sahip olduğu potansiyel yatırımcıların da ilgi odağı haline geldi.”
Varank, 2003’ten bu yana Ankara için düzenledikleri teşvik evrakı sayısının da arttığını belirterek, yalnızca imalat endüstrisinde 40 milyar lira sabit yatırım öngörüsü olan ve 70 bin istihdama kapı aralayacak 2 bin 500’ün üzerinde teşvik evrakı düzenlediklerini söylemiş oldu.
Ankara’daki gelişim ve dönüşümün mobilya kesiminde de kendini hissettirdiğini lisana getiren Varank, vilayetten 2003’te 45 milyon dolarlık mobilya ihracatı yapıldığını, 2020’de ise Kovid-19 salgınına karşın 400 milyon doların üzerinde mobilya ihracatı gerçekleştirildiğini bildirdi.
“540 MİLYON LİRA KAYNAK AKTARDIK”
Varank, mobilya dalının yalnızca başkentte değil, ülke genelinde kıymetli aralık aldığını vurgulayarak, şöyleki konuştu:
“Son senelerda dünya standartlarında üretim yapan tesislerimizin sayısı da arttı. 2009’dan bu yana kesimdeki teşebbüs ve işletme sayısının 2 katına çıktığını gorebiliyoruz. Tesis ettiğimiz yatırımcı dostu iş ortamı ve sunduğumuz cazip takviyeler burada tesirli oldu. Öncelikle bölümümüzün muhtaçlık duyduğu planlı sanayi altyapılarını geliştirip yatırımcıların hizmetine sunulması gerekiyor. Kümelenme yaklaşımıyla 3 yeni mobilya ihtisas OSB, 2 sanayi sitesini son devirde ülkemize kazandırdık. Bu bölgelerdeki işletmelerimiz, nitelikli altyapının yanında, sektörel bilgiye ve uzman insan kaynağına hayli daha süratli bir biçimde ulaşabiliyor. Sanayi altyapılarının yanında, müteşebbislerimize sağladığımız dayanak ölçüleri da her geçen gün artıyor. Mobilya dalında 4 milyon liranın üstündeki yatırımlar bölgesel teşviklerimizden faydalanabiliyorlar.”
İşletmelere proje bazlı dayanaklar de verdiklerini anlatan Varank, KOSGEB, TÜBİTAK ve kalkınma ajansları aracılığıyla daldan gelen yaklaşık 7 bin projeye 540 milyon liranın üzerinde kaynak aktardıklarını tabir etti.
Varank, mobilya bölümünde faaliyet gösteren Ar-Ge merkezi sayısının 15’e, tasarım merkezi sayısının da 17’ye yükseldiğini belirterek, bu merkezlere yaklaşık 321 milyon liralık vergisel avantaj sağladıklarını söylemiş oldu.
“HER ALANDA GAZA BASTIK”
Sanayi ve teknoloji alanında uyguladıkları siyasetler ve yapılan yatırımların semeresini verdiğini vurgulayan Varank, Türkiye’nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın liderliğinde savunma endüstrisinden otomotive, dokumadan besine, elektronikten mobilyaya her alanda gaza basmış durumda olduğuna dikkati çekti.
Varank, ABD bankası JP Morgan’ın iki gün evvel yayımladığı bir rapora işaret ederek, “Felaket tellallarına inat Türkiye’nin beklenenden epey süratli bir biçimde toparlanıp muvaffakiyet performansı göstereceğini öngörüyor. Milletlerarası kuruluşların bir bir teyit ettiği bu gelişmelere karşı ne hikmetse muhalefet lal olmuş durumda. Birilerinin kara propagandası, ekonomimizin gelişmesini ve büyümesini engelleyemeyecek. Pandeminin tesirlerinin bertaraf edilmesiyle birlikte, ülkemiz amaçlarına daha süratli, kararlı bir biçimde ilerleyecek.” dedi.
Projenin müteahhitlerine de davette bulunan Varank, “Burayı bir an evvel bitirmemiz lazım. İnşallah bu altyapı inşaatında gaza basalım, sene sonuna kadar bitirelim, buradaki parselleri bir an evvel yatırımcıların hizmetine sunalım.” diye konuştu.
“İNŞALLAH BU YANLIŞTAN DÖNERLER”
Varank, salgın devrinde insanların açık havada daha fazla vakit geçirmeyi istediğini belirterek, şunları söylemiş oldu:
“Maalesef bunu fırsata çevirmek isteyenleri de bakılırsabiliyoruz. Dün Kızılcahamam’da birtakım vatandaşlarımız bana şikayette bulundu: ‘Burada Soğuksu Ulusal Parkı’nın işletmecisi Ankara Büyükşehir Belediyesi. Daha evvel burası bedavaydı, artık lakin fiyatlı girebiliyoruz.’ Bu fırsatçılığı yapmamak lazım. İnsanlarımızın açık havaya muhtaçlığı olduğu bir periyotta ulusal parkı ücretsizken fiyatlı hale getirmek yanlışsız bir uygulama değil. İnşallah bu yanlıştan da dönerler. Bu hususu Ankaralıların takdirine bırakıyorum.”
Merasimde, Ankara Valisi Vasip Şahin, AK Parti Genel Sekreteri Fatih Şahin, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu Genel Lideri Bendevi Palandöken ve Ankara Mobilyacılar Lakeciler Esnaf ve Sanatkarlar Odası Lideri Hüseyin Taklacı da birer konuşma yaptı.
Konuşmaların akabinde Bakan Varank, birlikteindekilerle Mobilyacılar İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nin altyapı inşaatının temelini attı.
KAYNAK: AA