Herkes kullanıyor! Plastik şişelerde büyük tehlike Yaz aylarında plastik şişelerde satılan sular daha fazla tercih ediliyor. Gün ortasında güneş ışınına maruz kalan bu şişeler tekraren kullanılabiliyor. Uzmanlar ise trafikte satılan, otomobilde bırakılarak güneşe maruz kalan bu suları tüketmenin sıhhat açısından ziyanlı olduğu konusunda uyarıyor.
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tunç Akkoç, pet şişenin içeriğinde bulunan kimyasala dikkat çekerek, “Plastik şişelere baktığımızda, kimyasal yapısı niçiniyle uzun müddet güçlü yapılar tercih ediliyor. Bunların çözünürlükleri epeyce düşük, ötürüsıyla tabiatta uzun müddet kalabiliyorlar. Bu kimyasal unsurlar vakit içerisinde, bilhassa ışığa maruz kaldıklarında, suyun içerisinde daha hayli çözünüyorlar. Bunun kararında; bunlar tüketildiği vakit, önemli sorunlar yaratıyorlar. Bağışıklık sistemini uyararak yabancı husus olarak algılandıkları için sistem direkt karşılık veriyor bunlara. Cevap haricinde beraberinde toksik tesirleri de var ve bu durum hücrelere ziyan veriyor” diye konuştu.
“DENİZ CANLILARINDAN DOLAYLI OLARAK İNSANLARA GEÇEBİLİYOR”
Deniz canlılarının pet şişe atıklarından beslendiğini belirten Prof. Dr. Tunç Akkoç, “Doğaya baktığımızda; bu pet şişeler kullanıldığında ormanlarda bunların çözünürlükleri epey düşük olduğu için bir daha yüksek ısıyla birlikte, o bölgede beslenen canlılar da bunlarla kontamine olabiliyorlar. Bunun kararında da bu hayvanların beşerler tarafınca tüketilmesiyle bir arada beşerler da ziyan gorebiliyor. Onun haricinde, deniz canlılarına bakalım örneğin; göllerde ve denizlerde bulunan, bir daha atılmış pet şişeler yüksek ısıya maruz kaldıkları vakit bahsetmiş olduğumiz kimyasal unsurlar suya geçiyor ve deniz canlıları bunlarla besleniyor bir biçimde. Dolaylı olarak insanlara da geçebiliyorlar. Bu bahsettiklerim damacana sular için de geçerli” ihtarında bulundu.
“PET ŞİŞELERİN ÇOK SÜRATLİ TÜKETİLMESİ GEREKİYOR”
Suların güneş görmeyen bir ortamda saklanması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Tunç Akkoç, ikazlarını şöyle sürdürdü:
“Bizim tabiata bıraktığımız pet şişeler ve başka plastik yapılar tabiatta uzun müddet kalsalar dahi yok olmuyorlar. İçindeki kimyasallar vakit içerisinde ısıyla çözündüklerinde toprağa karışabiliyor. Şayet orada bir kaynak var ise ve o kaynağa inerse yine o döngüyle karşılaşabiliyoruz. Bu niçinle pet şişelerin fazlaca süratli bir biçimde tüketilmesi gerekiyor. Bilhassa bunları sağlayan yerlerin pet şişeleri sıcak yerde tutmaması ve süratli biçimde tüketiciye ulaştırması gerekiyor. Stok sisteminde uzun müddet kalan sular, yani pet şişeler bir biçimde sıcakla ve bulunan ortam ısısıyla birlikte o kimyasal hususları dışarıya yanlışsız yayacaklar. Birtakım suları içtiğimiz vakit acı bir tat gelir, işte acı tadın niçini kimyasalın işin içine girmesidir.”
KAYNAK: DHA
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tunç Akkoç, pet şişenin içeriğinde bulunan kimyasala dikkat çekerek, “Plastik şişelere baktığımızda, kimyasal yapısı niçiniyle uzun müddet güçlü yapılar tercih ediliyor. Bunların çözünürlükleri epeyce düşük, ötürüsıyla tabiatta uzun müddet kalabiliyorlar. Bu kimyasal unsurlar vakit içerisinde, bilhassa ışığa maruz kaldıklarında, suyun içerisinde daha hayli çözünüyorlar. Bunun kararında; bunlar tüketildiği vakit, önemli sorunlar yaratıyorlar. Bağışıklık sistemini uyararak yabancı husus olarak algılandıkları için sistem direkt karşılık veriyor bunlara. Cevap haricinde beraberinde toksik tesirleri de var ve bu durum hücrelere ziyan veriyor” diye konuştu.
“DENİZ CANLILARINDAN DOLAYLI OLARAK İNSANLARA GEÇEBİLİYOR”
Deniz canlılarının pet şişe atıklarından beslendiğini belirten Prof. Dr. Tunç Akkoç, “Doğaya baktığımızda; bu pet şişeler kullanıldığında ormanlarda bunların çözünürlükleri epey düşük olduğu için bir daha yüksek ısıyla birlikte, o bölgede beslenen canlılar da bunlarla kontamine olabiliyorlar. Bunun kararında da bu hayvanların beşerler tarafınca tüketilmesiyle bir arada beşerler da ziyan gorebiliyor. Onun haricinde, deniz canlılarına bakalım örneğin; göllerde ve denizlerde bulunan, bir daha atılmış pet şişeler yüksek ısıya maruz kaldıkları vakit bahsetmiş olduğumiz kimyasal unsurlar suya geçiyor ve deniz canlıları bunlarla besleniyor bir biçimde. Dolaylı olarak insanlara da geçebiliyorlar. Bu bahsettiklerim damacana sular için de geçerli” ihtarında bulundu.
“PET ŞİŞELERİN ÇOK SÜRATLİ TÜKETİLMESİ GEREKİYOR”
Suların güneş görmeyen bir ortamda saklanması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Tunç Akkoç, ikazlarını şöyle sürdürdü:
“Bizim tabiata bıraktığımız pet şişeler ve başka plastik yapılar tabiatta uzun müddet kalsalar dahi yok olmuyorlar. İçindeki kimyasallar vakit içerisinde ısıyla çözündüklerinde toprağa karışabiliyor. Şayet orada bir kaynak var ise ve o kaynağa inerse yine o döngüyle karşılaşabiliyoruz. Bu niçinle pet şişelerin fazlaca süratli bir biçimde tüketilmesi gerekiyor. Bilhassa bunları sağlayan yerlerin pet şişeleri sıcak yerde tutmaması ve süratli biçimde tüketiciye ulaştırması gerekiyor. Stok sisteminde uzun müddet kalan sular, yani pet şişeler bir biçimde sıcakla ve bulunan ortam ısısıyla birlikte o kimyasal hususları dışarıya yanlışsız yayacaklar. Birtakım suları içtiğimiz vakit acı bir tat gelir, işte acı tadın niçini kimyasalın işin içine girmesidir.”
KAYNAK: DHA