Bülent Eczacıbaşı yedi farklı suçlama için söz verdi Bodrum’da temmuz ayında bir şantiyeyi basarak çalışanları darp etmekle suçlanan Bülent ve Oya Eczacıbaşı, Cumhuriyet Savcılığı tarafınca başlatılan soruşturmada söz verdi. Soruşturmanın şantiyenin sahibi Çağdaş İnşaat’ın şikayeti üzerine açıldığı ve yedi farklı suçlama yöneltildiği öğrenildi.
Medya Radar’da yer alan haberde Bülent Eczacıbaşı, Oya Eczacıbaşı ve silahlı muhafazalarından Hakan Yılmaz’ın, “yağma”, “konut dokunulmazlığının ihlali”, “yaralama”, “tehdit”, “mala ziyan verme”, “özel hayatın ihlali” suçlamalarıyla kuşkulu sıfatıyla tabirlerinin alındığı açıklandı.
Eczacıbaşı ailesinin ayrıyeten bölgede bulunan halk plajını demir kapılarla kapatıp özel plaj haline getirdikleri, kaçak yapılar ve kaçak iskeleler yaptıkları, dökülmesi yasak olan ve deniz canlıları için öldürücü tesire sahip mermer tozu ile kıyıya dolgu yaptırdıkları da sav edilmişti.
Ne olmuştu?
Bodrum’da meydana gelen olayla kendilerine ilişkin yerin komşu parselinde yer alan inşaat şantiyesine eşi Oya Eczacıbaşı ve silahlı muhafazaları ile giden ve müsaadesiz biçimde içeri giren Eczacıbaşı Holding İdare Konseyi Lideri Bülent Eczacıbaşı şantiye bakılırsavlileri tarafınca dışarı çıkmaları konusunda şantiye çalışanınca uyarılmış, bu ihtarlara “Biz ister çıkarız ister çıkmayız, kimse bir şey yapamaz bize” dediği manzaralar ortaya çıkmıştı.
İmgelerde birebir çalışanın “Polise şikayet edeceğiz” uyarısı üzerine Bülent Eczacıbaşı’nın “Et” cevabını vermesinin akabinde silahlı muhafazaları, şantiye çalışanın elindeki telefonu kaparak manzaraları silmeye başlamıştı. Yaşanan arbedenin akabinde Eczacıbaşı ve silahlı muhafazaları şantiye alanını terk etmişti. Şantiye basma teziyle ilgili olarak Eczacıbaşı’ndan yapılan açıklamada ise olayın Eczacıbaşı ailesinin kendi yerlerine gitmek için geçebilecekleri kamu yeri olan tek yolu kullanmaları sırasında yaşandığı ve bahsin isimli makamlara taşındığı belirtilmişti. (Kaynak)
Medya Radar’da yer alan haberde Bülent Eczacıbaşı, Oya Eczacıbaşı ve silahlı muhafazalarından Hakan Yılmaz’ın, “yağma”, “konut dokunulmazlığının ihlali”, “yaralama”, “tehdit”, “mala ziyan verme”, “özel hayatın ihlali” suçlamalarıyla kuşkulu sıfatıyla tabirlerinin alındığı açıklandı.
Eczacıbaşı ailesinin ayrıyeten bölgede bulunan halk plajını demir kapılarla kapatıp özel plaj haline getirdikleri, kaçak yapılar ve kaçak iskeleler yaptıkları, dökülmesi yasak olan ve deniz canlıları için öldürücü tesire sahip mermer tozu ile kıyıya dolgu yaptırdıkları da sav edilmişti.
Ne olmuştu?
Bodrum’da meydana gelen olayla kendilerine ilişkin yerin komşu parselinde yer alan inşaat şantiyesine eşi Oya Eczacıbaşı ve silahlı muhafazaları ile giden ve müsaadesiz biçimde içeri giren Eczacıbaşı Holding İdare Konseyi Lideri Bülent Eczacıbaşı şantiye bakılırsavlileri tarafınca dışarı çıkmaları konusunda şantiye çalışanınca uyarılmış, bu ihtarlara “Biz ister çıkarız ister çıkmayız, kimse bir şey yapamaz bize” dediği manzaralar ortaya çıkmıştı.
İmgelerde birebir çalışanın “Polise şikayet edeceğiz” uyarısı üzerine Bülent Eczacıbaşı’nın “Et” cevabını vermesinin akabinde silahlı muhafazaları, şantiye çalışanın elindeki telefonu kaparak manzaraları silmeye başlamıştı. Yaşanan arbedenin akabinde Eczacıbaşı ve silahlı muhafazaları şantiye alanını terk etmişti. Şantiye basma teziyle ilgili olarak Eczacıbaşı’ndan yapılan açıklamada ise olayın Eczacıbaşı ailesinin kendi yerlerine gitmek için geçebilecekleri kamu yeri olan tek yolu kullanmaları sırasında yaşandığı ve bahsin isimli makamlara taşındığı belirtilmişti. (Kaynak)