Bilim İnsanları, Bu Sefer Yeni Bir Şey Bularak Değil, Bulamayarak Şaşırttı! Gezegendeki en sert, en sağlam organizmalardan kimilerini görmek istiyorsanız, bir mikroskoba gereksiniminiz olacak. Mikroplar, bakteriler, amipler, arkeler, vs. okyanusun tabanından en yüksek dağın doruğuna kadar şimdi her yerde yaşayabiliyor. Şu anda bedeninizde trilyonlarca var ve uzayın soğuk boşluğunda bile hayatta kalabiliyorlar.
Bu bilgiler ışığında, Noah Fierer ve mikrobiyal ekolojistlerden oluşan bir grubunun mikrobiyal hayatın olmadığı bir yer bulmasının ne kadar şaşırtan olduğunu hayal edebilirsiniz. Takım, geçen ay Journal of Geophysical Research: Biogeosciences mecmuasında yayınlanan çalışmasında, “Yaşayan mikroplar en sıkıntı şartlarda bile tespit edildi ve Dünya’daki tüm ortamların tespit edilebilir mikroorganizmalar içermesi gerektiği yaygın olarak kabul ediliyor. Lakin bu var iseyımın muhtemelen yanlış olduğunu gösterdik” diye yazdı.
Mikropların gezegenin her yerinde ne kadar yaygın olduğu göz önüne alındığında, çabucak hemen kolonileşmemiş oldukları bir yer bulmak hiç de kötü bir muvaffakiyet değildi. Aslında, araştırmacılar bu biçimde bir yeri tespit edebilmek için Antarktika’daki Shackleton Buzulu‘na kadar gitmek zorunda kaldılar. Burası, Dünya’daki ömür için en sert şartların yaşandığı yerlerden biri.
Araştırmacılar bölgeden aldıkları 200’den çok toprak örneği üzerinde bir dizi test gerçekleştirdi ve mikroskobik ömür ispatı aradı. Yaptıkları testlerde elde ettikleri örneklerin yüzde 20’sinde mikrobiyal DNA tespit edilmedi.
Makalede “Cansız yahut steril topraklar bulduğumuzu yahut hayat için düşük sıcaklık eşiğini tespit ettiğimizi öne sürmüyoruz” deniyor. “Lakin, belli topraklarda mikropların yahut mikrobiyal aktivitenin tespit edilememesi, bu yüzey topraklarının soğuk, kuru ve tuzlu etraf şartları tarafınca yönlendirilen mikrobiyal aktivite ve hayatta kalma için bir limiti temsil ettiğini gösteriyor.“
Bu bilgiler ışığında, Noah Fierer ve mikrobiyal ekolojistlerden oluşan bir grubunun mikrobiyal hayatın olmadığı bir yer bulmasının ne kadar şaşırtan olduğunu hayal edebilirsiniz. Takım, geçen ay Journal of Geophysical Research: Biogeosciences mecmuasında yayınlanan çalışmasında, “Yaşayan mikroplar en sıkıntı şartlarda bile tespit edildi ve Dünya’daki tüm ortamların tespit edilebilir mikroorganizmalar içermesi gerektiği yaygın olarak kabul ediliyor. Lakin bu var iseyımın muhtemelen yanlış olduğunu gösterdik” diye yazdı.
Mikropların gezegenin her yerinde ne kadar yaygın olduğu göz önüne alındığında, çabucak hemen kolonileşmemiş oldukları bir yer bulmak hiç de kötü bir muvaffakiyet değildi. Aslında, araştırmacılar bu biçimde bir yeri tespit edebilmek için Antarktika’daki Shackleton Buzulu‘na kadar gitmek zorunda kaldılar. Burası, Dünya’daki ömür için en sert şartların yaşandığı yerlerden biri.
Araştırmacılar bölgeden aldıkları 200’den çok toprak örneği üzerinde bir dizi test gerçekleştirdi ve mikroskobik ömür ispatı aradı. Yaptıkları testlerde elde ettikleri örneklerin yüzde 20’sinde mikrobiyal DNA tespit edilmedi.
Makalede “Cansız yahut steril topraklar bulduğumuzu yahut hayat için düşük sıcaklık eşiğini tespit ettiğimizi öne sürmüyoruz” deniyor. “Lakin, belli topraklarda mikropların yahut mikrobiyal aktivitenin tespit edilememesi, bu yüzey topraklarının soğuk, kuru ve tuzlu etraf şartları tarafınca yönlendirilen mikrobiyal aktivite ve hayatta kalma için bir limiti temsil ettiğini gösteriyor.“