3.700 Yıllık Kil Tablet, İnsanlıkla İlgili Değerli Gerçeği Ortaya Çıkarttı! Okulda geometri dersinden nefret etmiş olabilirsiniz. Lakin o sayılar ve açılar gerçek hayatta oldukça işimize fazlaca yarıyor. Antik Babil devrindeki sürveyanlar da bunu hayli âlâ biliyordu. Si.427 olarak isimlendirilen bir kil tablet, MÖ 1900 ile 1600 yılları ortasına tarihlendiriliyor ve Eski Babil Devrinden kalma. Tabletin üstündeki çizimler insanların geometriyi günlük hayatta bilinenden yüzlerce yıl öncesinde de kullandığını gösteriyor.
Tablette temel olarak hudut çizgilerini haritalayan bir arazi araştırması yer alıyor. Lakin çizimi yapan araştırmacı görülen o ki kesin dik açılar yapmak için bugün “Pisagor üçlüleri” dediğimiz şeyi kullanmış. Trigonometri dersinde öğretilen Pisagor üçlüleri, matematiksel olarak harika dik açılar yaratan klasik 3-4-5 üçgeni üzere üçgenlerin çizilmesini sağlıyor.
New South Wales Üniversitesi’nden matematikçi Daniel Mansfield yaptığı açıklamada “Bu tabletin keşfi, matematik tarihinin bir daha yazılmasını sağlayabilir” diyor ve şu biçimde devam ediyor: “Çünkü bu tablet, Pisagor doğmadan bin yıl evvelce kalma. Matematikte trigonometrinin, MÖ 2. yüzyılda gece gökyüzünü inceleyen eski Yunanlılar tarafınca geliştirildiği kabul ediliyor. Lakin görülen o ki, Babilliler kendi alternatif trigonometri sistemlerini gökyüzünü değil, yeri ölçerek yaratmışlar.“
Tablette temel olarak hudut çizgilerini haritalayan bir arazi araştırması yer alıyor. Lakin çizimi yapan araştırmacı görülen o ki kesin dik açılar yapmak için bugün “Pisagor üçlüleri” dediğimiz şeyi kullanmış. Trigonometri dersinde öğretilen Pisagor üçlüleri, matematiksel olarak harika dik açılar yaratan klasik 3-4-5 üçgeni üzere üçgenlerin çizilmesini sağlıyor.
New South Wales Üniversitesi’nden matematikçi Daniel Mansfield yaptığı açıklamada “Bu tabletin keşfi, matematik tarihinin bir daha yazılmasını sağlayabilir” diyor ve şu biçimde devam ediyor: “Çünkü bu tablet, Pisagor doğmadan bin yıl evvelce kalma. Matematikte trigonometrinin, MÖ 2. yüzyılda gece gökyüzünü inceleyen eski Yunanlılar tarafınca geliştirildiği kabul ediliyor. Lakin görülen o ki, Babilliler kendi alternatif trigonometri sistemlerini gökyüzünü değil, yeri ölçerek yaratmışlar.“